 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1992/3917
K: 1992/7304
T: 25.06.1992 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki iş kazasından doğan maddi ve manevi zararın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmünün süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 23.06.1992 Salı günü tayin edilerek araflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat T.Ö. geldi. Karşı taraf adına kimse gelmediği. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacıların murisi, davalıya ait dökümhane işyerinde işçi olarak çalışmakta iken iş kazası sonucu ölmüştür. Olay gecesi dökümhanede çalıştıktan sonra işyerini kapatarak çıkmış, önce yakında bulunan bir kahvehaneye gitmiş ve yanında bulunan bir arkadaşı ile evlerine gitmeyerek dökümhanenin yazıhane kısmında gecelemek istemişler ve bu amaçla yazıhaneye gelerek maltız yakıp odayı ısıttıktan sonra yatmışlar ve uyku esnasında maltızdan çıkan gazın etkisiyle ölmüşlerdir. İş Müfettişi yaptığı inceleme sonunda düzenlediği raporda murisin bağışlanmaz kusurlu olduğunu belirtmiştir. Mahkemenin tek kişiden aldığı bilirkişi raporunda ise, murisin yaşının küçük olması, işverenin küçük yaşta olan bir kimseyi ağır işte çalıştırması ve elverişli yatacak yer temin etmemesi gibi nedenlere dayalı olarak olayda işverenin % 80, murisin ise % 20 oranında kusurlu olduğu gösterilmiş ve rapor esas alınarak davacılar ana,baba ve 6 kardeş için manevi tazminata karar verilmiştir.
Ancak az önce açıklandığı üzere ve dosya içeriğinden tesbit edilen duruma göre, muris devamlı olarak iş yerinde yatıp kalkan bir işçi durumunda değildir. İşyerinde yatması sadece olay gecesine rastlamış ve bundan da işverenin haberi olmamıştır. İşyerinin anahtarını murise vermiş olması da geceyi orada geçirmeye matuf olmayıp normal mesaiden sonra akşam çalışması nedenine dayanmaktadır. İş Müfettişinin raporundaki tesbitler ve mütalaası da dikkate alındığında olayın bu ceryan şekline göre bilirkişinin kusur dağılımında isabet olduğu söylenemez. Kusurun ağırlığının işverende değil muriste olduğu görülmektedir. Şapet mahkemece kusur yönünden yeniden bilirkişi incelemesine gerek görülmüş ise, o takdirde açıklanan olay ve olgular gözönünde tutularak manevi tazminatların ona göre taktiri gerekir. Bu yönler nazara alınmadan ve davalının tamamen kusuruna göre istenilen maddi tazminattan tahmin edilen kusur oranlarına göre bir indirim de yapılmadan talep edilen manevi tazminatların tamamına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: : Temyiz süresi kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, 25.06.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|