Hukuki.NET

T.C. YARGITAY9. Hukuk DairesiE: 1992/259K: 1992/3835T: 31.03.1992
Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
DAVA : Taraflar arasındaki kıdem tazminatı, teşvik primi ile maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 31.3.1992 salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat S.Ö. ile karşı taraf adına Avukat V.Ç. geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
 
KARAR : 1 - Davacının daha önceki (A) işyerindeki çalışmasına ilişkin hizmet akti istifa suretiyle sona erdirilmiştir. İstifa suretiyle sona erme kıdem tazminatının gerektirmeyen fesih halidir. Böyle olunca anılan süre kıdem tazminatı hesabında son işyerindeki çalışma süresiyle birleştirilemeyeceğinden davacının bu süreye ait kıdem tazminatı isteğinin reddine karar vermek gerekir. 2 - Kıdemli işçiliği teşvik primide davalıya ait işyerindeki çalışma süresi için söz konusu olmak gerekir. Yönetmeliğin 18. maddesinde (A)'d geçen hizmet süresinin adı geçen teşvik priminde nazara alınacağına dair bir hüküm yoktur. Orada hangi kuruluşlardaki çalışma sürelerinin dikkate alınacağı gösterilmiştir. Orada adı geçen kuruluşun ismi yoktur. Bu bakımdan davacı teşvik priminide isteyemez. 3 - Davacının emeklilik nedeniyle iş aktinin feshi halinde yürürlükte olan yönetmelikte iş akdinin emeklilik nedeniyle feshi için işçinin muvafakatının alınması koşulu yoktur. Ortadan kaldırılmış olan daha önceki yönetmelikte işçinin muvafakat şartı öngörülmüş olsa bile öyle bir durum kazanılmış hak oluşturmaz. O halde davacının muvafakatı alınmadan erken emekliliğe sevk edilmesi nedenine dayanan tazminat isteğinin de reddine karar vermek gerekir.
 
SONUÇ: : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, 31.3.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini