 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1992/15644
K: 1993/9943
T: 10.06.1993 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı farkının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı davalıya ait otelde çalışmakta iken bir başka şehirdeki otele makledilmesi üzerine 15.05.1991 tarihinde iş akdini İs Kanunu'nun 16/II-e maddesi uyarınca feshetmiş ve işverence kendisine kıdem tazminatı ödenmiştir.
Davacı, açtığı bu dava ile işyerinde uygulanan ve 17.07.1991 tarihinde imzalanmış bulunan 01.01.1991-31.12.1992 yürürlük süreli TİS'in 6/d maddesi hükmüne dayanarak ücret ve kıdem tazminatı farkı alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece iş akdi davacının istifası ile sona erdiği gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
İşyerinde uygulanan TİS'nin 6/d maddesi "Bu TİS'nin yürürlük tarihinden sonra imza tarihinden önce (1475 sayılı İş Kanunu'nun 17. maddesinin II. bendi uyarınca hizmet akdi feshedilenlerle istifa edenler hariç) işyerinden ayrılmış olan sendika üyesi işçiler de çalıştıkları sürelerle orantılı olmak üzere bu sözleşmenin ücret zammı ve ikramiye farklarından yararlanırlar." denilmektedir. Bu hükümde yer alan istifa sözcüğü işçinin kendi isteğiyle işten ayrılması anlamındadır. İş akdinin haklı nedenle işçi tarafından feshi istifa olarak yorumlanamaz. Ortada haklı nedenle fesih bulunduğuna ve nitekim davacıya kıdem tazminatı da ödenmiş olduğuna göre TİS'nin söz konusu hükmünden yararlanması gerekir. Buna rağmen mahkemenin aksine düşünce ile davayı reddetmiş olması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, 10.06.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|