 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1992/12470
K: 1992/12533
T: 16.11.1992 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, ihbar tazminatı, hafta tatili gündelikleri ile fazla çalışma ve yıllık ücretli izin parasının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de duruşma davetiyesinin taraflara tebliği için yapıştırılacak posta pulu olmadığından duruşma isteğinin HUMK.'nun 438. maddesinin 1. fıkrası gereğince reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1 - Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2 - Davacı davalıya ait özel okulda idareci ve öğretmen olarak çalışmıştır. Mahkemece 5-6 yıl süre ile davacının tüm Cumartesi ve Pazar günleri çalıştığının kabulü ile bu günlere ait zamlı ücrete karar vermişse de bir kimsenin bu kadar uzun bir süre içinde hiç tatil yapmadan çalışması düşünülemez. Bu hayatın olağan akışına ve gerçeğe uygun düşmez. Esasen tüm Cumartesi ve Pazar günleri çalıştığına dair inandırıcı delil de yoktur. Sadece davacı şahitleri hafta sonlarında okula geldiğini söylemişlerdir. Bu ifadelerden anılan şekilde bir çalışmanın yapıldığı sonucuna varmakta mümkün değildir. O halde Cumartesi ve Pazar günleri çalışması için makul bir ölçü bulunarak sonuca varılması uygun olur. Bundan başka okulda kurs yapıldığı ve kurs için bir para ödendiği de anlaşılmaktadır. Bu bakımdan mümkün olduğu kadar kurs yapılan günlerde tespit edilmek ve kurs için ödenen paralarında sözü edilen tatil günleri için hesap edilecek miktardan mahsup etmek gerekir. 3 - Davalı süresinde Zamanaşımı definde bulunmuştur. Fazla mesai ücreti, Cumartesi ve Pazar çalışma ücretleri BK.'nin 126'ncı maddesine göre beş yıllık zamanaşımına tabidir. Ve zamanaşımının dava tarihinden geriye doğru hesaplanması icap eder.
Dava 23.9.1991 tarihinde açılmıştır. Bu tarihten geriye doğru beş yıllık sürenin başlangıcı 23.9.1986 tarihidir. Buna göre 23.9.1986 tarihinden önceki bu hak türlerine ait istekler zamanaşımına uğramış olur. Bu husus gözönünde tutulmaksızın hüküm tesisi de isabetsizdir.
SONUÇ: : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, 16.11.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|