Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1991/12801
K: 1992/818
T: 31.01.1992

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
DAVA : Davacı, kıdem tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
 
KARAR : 1475 sayılı İ.K.'nin 14. maddesinin 1. fıkrasının 4. bendine göre, işçinin hizmet aktinin bağlı bulunduğu kanunla kurulu kurum ve sendikalardan yaşlılık aylığı almak amacıyla feshetmesi halinde kıdem tazminatı hakkı doğar. Aynı maddenin 3. fıkrası hükmü uyarınca da işçinin bu haktan yararlanabilmesi için bağlı bulunduğu kuruma müracaat etmiş olduğunu belgelemiş olması şarttır.
Olayda davacı, 26.2.1987 tarihinde Kurum'a başvurarak yaşlılık aylığı almaya hak kazanıp kazanmadığını sormuştur. SSK, 27.2.1987 tarihinde davacıya gönderdiği bir yazı ile yaşlılık aylığı almaya hak kazanmış olduğunu bildirmiştir. Ancak davacıya yaşlılık aylığı bağlanması için tekrar Kurum'a başvuru olmamıştır. İşveren davacıya gönderdiği 26.6.1987 tarihli bir yazı ile yaşlılık aylığı bağlanması için Kurum'a başvurduğunu belgelemesini istemiş, aksi halde hizmet aktini feshedeceğini bildirmişti. İşveren bir süre daha bekledikten sonra 29.2.1988 tarihinde davacının işyerinden ayrıldığı 5.3.1987 tarihi itibariyle hizmet aktini devamsızlıktan feshetmiştir. Böylece davacının kıdem tazminatına hak kazanabilmesi için gerekli şartları yerine getirmediği anlaşılmaktadır. Bu bakımdan işveren devamsızlık nedeniyle fesihte haklıdır. Bundan başka davacının 5.3.1987 tarihinde işyerinden ayrıldıktan sonra başka bir işverenin işyerinde çalıştığı ve o işyerinden 31.7.1988 tarihinde ayrıldığı ve yaşlılık aylığı bağanması için Kurum'a 26.4.1989 tarihinde başvurduğu ve 1.5.1989 tarihinde yaşlılık aylığı bağlandığı dosyadaki SSK kayıtları ve belgeleriyle sabit olmaktadır. Bu durumda davacının davalıya ait işyerinden ayrılışının yaşlılık aylığı almak amacına dayanmadığı da ortaya çıkmaktadır. Böyle olunca davacının kıdem tazminatı isteğinin reddine karar vermek gerekirken aksine kabulü usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
 
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, 31.1.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini