 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1991/11763
K: 1992/24
T: 13.01.1992
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, ihbar kıdem tazminatı, fazla çalışma ve yıllık ücretli izin parası, hafta ve genel tatil gündelikleri ile ücret alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği konuluşup düşünüldü:
KARAR : Davacı, 1987 yılından 1990 yılına kadar davalının yöneticisi olduğu apartmanda kalorifer yakımı dışındaki kapıcılık işlerini yaptığını iddia ederek ihbar ve kıdem tazminatı ile diğer işçilik haklarını istemiştir. Davalı, hizmet aktinin davacının kocası ile kurulduğunu; kapıcılık işlerinin kocası tarafından yerine getirildiğini, ödemelerin kocasına yapıldığını, davacı ile aralarında kapıcılık sözleşmesi bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, apartmanın 58 daireli olduğu, iki kapıcı çalıştırılmasının doğal bulunduğu görüşü ile ve davacı şahitleri sözlerine dayanılarak hüküm kurulmuştur.
Belirtmek gerekir ki, davacının kapıcı olarak çalıştığının kabulü için taraflar arasında yazılı veya sözlü bir hizmet akti bulunmalıdır. Ayrıca işin ücret karşılığında görülmesi ve işyerinde fiilen yapılmış olması gerekmektedir. Olayda taraflar arasında yapılmış yazılı veya sözlü bir hizmet aktinin varlığı davacı tarafından usulen ispat edilmiş değildir. Hernekadar davacı şahitleri davacının apartmanda çalıştığını söylemişlerse de, taraflar arasında sözlü bir aktin mevcut olduğunu gösterir bir beyanda bulunmamışlardır. Hizmet aktinin varlığı için açık bir irade beyanı söz konusu değildir. Bu bakımdan hizmet akdi unsuru gerçekleşmemiştir. Davacıya ücret ödemesi de olmamıştır. Ücretlerin kocasına ödendiği ve kocasının sigortalı yaptırıldığı anlaşılmaktadır. Böylece ücret unsuru da gerçekleşmiş değildir. Sadece davacının fiili çalışmasından söz edilmiştir ki, bu çalışmasını zaman zaman kocasına yardım mahiyetinde kabul etmek gerekir.
Bu nedenlerden dolayı davacının kapıcılığını kabul etmek mümkün olmadığından davanın reddine karar vermek icabeder.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, 13.1.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.