 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1990/4838
K: 1990/7758
T: 25.06.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, iş kazasından doğan manevi zararın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm, süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : 1 - Davacı, davalıya ait işyerinde olay günü saat 13.30 sıralarında bahcedeki havuzun etrafını temizlerken elindeki kazmayı toprağa vurması ile birlikte bir küçük tahta parçasının gözüne çarpması neticesinde sol gözünden yaralanmak suretiyle % 24.2 oranında işgücü kaybına uğramıştır.
Hükme esas alınan tek kişilik bilirkişi raporunda, davacıya gözlük verilmemesi, eğitilmemesi nedeni ile işverenin % 75 oranında, davacının da yetişkin bir kimse olarak tehlikeyi bilecek durumda olması nedeni ile % 25 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Olayın bu cereyan tarzı itibariyle kusur dağılımında isabet olduğu söylenemez. 1475 sayılı İş Kanununun 73. maddesinde; işverenin, işçinin güvenliğini sağlamak için gerekli olanı yapmak ve bu husustaki şartları sağlamak ve araçları noksansız bulundurmakla yükümlü olduğu açıklandıktan sonra, işçinin de işçi sağlığı ve iş güvenliği hakkındaki usul ve şartlara uymakla yükümlü olduğu vurgulanmıştır. Olayda, davacının iş güvenliği hakkındaki usul ve şartlara uymadığı anlaşılmaktadır. Bundan başka sigorta müfettişi yaptığı tahkikat sonucu düzenlediği raporda, hiç kimsenin kusurunun bulunmadığı belirtilmiş ve ayrıca davacının bağışlanmaz kusuru olduğu bildirilmiştir. Bütün bu açıklamalar nedenleriyle sözü edilen raporun yeterli olduğu söylenemez. Bu durumda, üç kişilik bilirkişi aracılığı ile inceleme yaptırılarak sonucuna göre bir karar vermek gerekir.
2 - Kabule göre de; olay 1984 yılında meydana gelmiş, dava 1989 yılında beş sene sonra açılmıştır. Bu durumun, olayın cereyan şekli, olay tarihinden itibaren işleyecek kanuni faiz ve manevi tazminata etken diğer hususlar itibariyle takdir edilen 8.000.000 TL. manevi tazminat da fazladır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.6.1990 gününde oybirliğiyle karar verildi.