 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1990/2093
K: 1990/1797
T: 23.02.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : (a) Sanayii İşverenleri Sendikası adına avukat (..) ile 1-(b) Sendikası adına avukatları (...),(...) ; 2 - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı adına avukat (..) aralarındaki dava hakkında İstanbul 7. İş Mahkemesi'nden verilen 22.1.1990 günlü ve 12/1-D.İş sayılı hüküm, davacı avukatınca temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : (B) Sendikası'nın 7.12.1988 tarihli başvurusu üzerine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (D)... Kazlıçeşme-Zeytinburnu/İstanbul adresinde kurulu işyerinde yaptığı çoğunluk tespitinde (B) Sendikası'nın çoğunlukla olduğunu saptamış ve neticeyi ilgililere duyurmuştur.
(C)'nin üyesi olduğu (A) Sanayi İşverenler Sendikası bu tespite itiraz ederek adı geçen işverenin aynı ikşolunda Merter/İstanbul'da bir işyerinin daha mevcut olduğunu kanun gereğince birden çok bir işyerine sahip bir işletmede ancak bir toplu iş sözleşmesi yapılabileceğini, buna göre çoğunluk tesbitinde aynı tüzel kişilik içinde yer alan her iki işyerinin bir bütün olarak nazara alınması gerekeceğini, ayrı ayrı işyeri olarak çoğunluk tesbiti yapılamıyacağını ileri sürmek suretiyle bakanlığın çoğunluk tesbitinin iptaline karar verilmesi istenmiştir.
Gerçekten 2822 sayılı TİSGLK.'nin 3. maddesinin 2. fıkrasına göre tüzelkişiliğe ait aynı işkolundan birden çok işyerine sahip bir işletmede ancak bir toplu iş sözleşmesi yapılabilir ve bu sözleşmeye işletme toplu iş sözleşmesi denir. Aynı Kanun'un 12. maddesi hükmünce de işletme sözleşmeleri için işyeri bir bütün olarak nazara alınır ve yarıdan fazla çoğunluk buna göre hesaplanır.
Uyuşmazlıkta gerek Kazlıçeşme'deki ve gerekse Merter'deki işyerlerinin ayrı tüzel kişiliklere sahip olmadıkları her iki işyerinin (D) tüzel kişiliğinin aynı işkolunda işyerleri olduğu anlaşılmaktadır. Esasen her iki işyerinin aynı işkolunda olduğunda bir uyuşmazlıkta yoktur. Şu durumda her iki işyerinin işletme kapsam ve kavramı içinde mütalaa edilmesi ve bunun sonucu olarak da çoğunluk tespitinde bir bütün olarak nazara alınması gerekir. Bilirkişi de raporunda bu hususu açıkça vurgulamıştır. Buna göre Bakanlığın Kazlıçeşme işyerini işletme dışında görerek çoğunluk tespiti yoluna gitmiş olması doğru değildir. O halde Çalışma Bakanlığı'nın tespitine ve adı geçen işverene ait Kazlıçeşme ve Merter'deki işyerlerinde işletme toplu iş sözleşmesi yapılabileceğinin tespitine karar vermek gerekmiştir. Bu durumda artık bilirkişi raporunda sözü edilen ve Dairemizce onanmış olan karara dayanılmış olması isabetli olamaz.
Yukarıda açıklanan gerekçelere göre:
1 - İstanbul 7. İş Mahkemesi'nin 22.1.1990 günlü Esas; 1989/12 (D.İş) Karar 1990/1 (D.İş) sayılı kararın bozularak ortadan kaldırılmasına;
2 - (D)'ye ait Kazlıçeşme ve Merterdeki işyerlerinin toplu iş sözleşmesi yapılması bakımından aynı işletme kapsam ve kavramı içinde mütalaa edilmesi gerekeceğinden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın sadece Kazlıçeşme işyeri için 7.12.1988 tarihi itibariyle yapmış olduğu 11.1.1989 tarih ve 13.676/408-001084 sayılı çoğunluk tespitinin iptaline;
SONUÇ : Tarafların yapmış olduğu masrafların kendi üzerlerinde bırakılmasına, davacı yararına 2480 TL. vekalet ücretinin davalı sendikadan alınıp davacıya verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 23.02.1990 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.