 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1990/10158
K: 1991/1030
T: 12.06.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, fazladan ödenen kıdem tazminatının geri alınmasına karar
verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, sabit olmayan davayı reddetmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla (...) dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Borçlar Kanunu'nun 63. maddesinde haksız olarak birşeyi istifa eden kimsenin bunun istirdatı zamanında elinden çıkmış olduğunu ispat ettiği, miktar nisbetinde red ve iadeyle mükellef olmadığı belirtilmiştir. Buradaki elinden çıkmış olma hali mal varlığında artma dışındaki harcamaları gösterir. Mal varlığında bir artma varsa bu elden çıkmış olarak kabul edilemez. Mal varlığında, artma olmaksızın elden çıkmış olduğunun ispatı, bu şeyi istifa eden kişiye aittir. Bu itibarla davada ispat yükü, davalı işçiye düşmektedir. Somut olayda davalı, istirdat davası konusu parayı eş ve çocuklarının ihtiyaçlarına harcadığını belirtmek suretiyle, mal varlığında artma dışında bir harcama yapmadığını açıkça bildirmiştir. Bu nedenle mahkemenin Borçlar Kanunu'nun 63. maddesindeki hükme yanlış anlam vererek davayı red etmesi isabetsiz görülmüştür. Ayrıca davacı işveren bir kamu iktisadi teşebbüsüdür. Söz konusu toplu iş sözleşmesindeki sendika yöneticiliğinde geçen sürenin çalışılmış gibi sayılarak kıdem tazminatı hesabında gözönünde tutulacağına dair düzenleme 1475 sayılı İş Kanunu'nun 2320 sayılı kanunla değişik 14. maddesinin buyurucu kurallarına aykırıdır. Belirtilen nedenlerden dolayı davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 5.2.1991 gününde oybirliğiyle karar verildi.