DAVA : Davacı, davalı her iki sandıktaki isteğe bağlı sigortalılık hakkının iptaline ilişkin işlemlerin iptaliyle isteğe bağlı sigortalılığının devamına ve sataşmaların önlenmesine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde işteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.

Hükmün, davalılar Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Neslihan Sever tarafından düzenlenen raporla, dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:

 

KARAR : Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuni gerektirici sabaplara ve özellikle Vakıf senedinin 57. maddesi uyarınca davacınını ihtiyari sigortalılığının yılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20. maddesi mucbince, 1988 yılında sözleşmeli personel olarak çalışmaya başlamasının mecburi sigortaya tabi tutulamayacağına, önceden oluşan ve devam etmekte bulunan ihtiyari sigortalılığının geçerli sayılması karşısında ve 506 sayılı Kanunun 3/f maddesinde yer alan çifte sigortadan yararlanamama ilkesi ve Geç.M.20'deki sandıkların Kamunla Kurulu sandık olduğunun içtihadı birleştirme kararıyla kabul edildiği de gözönünde tutularak sözleşmeli personel çalışmasından ötürü mecburi sigortalılığı düşünülemiyeceğine göre,  SONUÇ : Yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA Üye Cahit Kadılar ve Erdoğan Aktekin'in muhalefetlerine karşı Başkan Teoman Ozanoğlu, Üye Orhan Yalçınkaya ve Resul Aslanköylü'nün oylarıyla ve oyçokluğuyla karar verildi.

 

 

  KARŞI OY YAZISI

Davalı sandıklara üye olan davacı, 14 yıllık üyelik ve hizmetten sonra 31.01.1984 tarihinde İş Bankasındaki görevinden istifa etmiş, vakıf senedinin 57. maddesine dayanılarak isteğe bağlı sigortalılığı sandıkça kabul edilip daha sonra bir başka işyerine hizmet akdi ile girip çalışmaya başlaması üzerine sandıklardaki isteğe bağlı sigortalılığı 31.12.1987 tarihinden itibaren iptal edilmiş, açılan bu davada; sandıklardaki isteğe bağlı sigortalılığın devam ve bu konudaki sandık işlemlerinin iptali istenmiştir.

Türkiye İş Bankası A.Ş. mensupları Emekli Sandığı Vakfı vakıf senedi'nin 3. maddesi son fıkrası hükmüne göre "Sosyal Sigortalar Kanunu veya yerine kaim olacak bir Kanun ve bu kanunlara ait tüzükler ve vakıf senedi hükümleri arasında çelişme olursa, bu vakıf senedi hükümleri yerine, adı geçen Kanun ve tüzüklerdeki hükümlerle, Kanun ve tüzüklere dayanılarak ilgili bakanlıkça verilecek kararlara uyulur."

Vakıf senedinin 57/A maddesinde emekliliğe esas süreleri 5 yıl doldurduktan sonra kendi istekleri ile ayrılan veya bankaca çıkarılanların talepleri halinde, sandıktan daha önce kendilerine aylık bağlanmamış veya toptan ödeme yapılmamış olmak kaydı ve sandık yönetim kurulu kararı ile üyeliklerinin başka bir anlatımla isteğe bağlı sigortalılıklarının devam edeceği belirtilmiş ise de, bu gibi üyelikleri devam eden kimselerin bir başka sosyal güvenlik kurumuna tabi bir işe girip çalışmaları, zorunlu sigortalı olmaları halinde isteğe bağlı sigortalılığın devam edip etmeyeceği konusunda açıklık olmadığından bu konudaki boşluğun vakıf senedinin 3. maddesinin son fıkrası gereğince Sosyal Sigortalar Kanununun 2, 3, 6 ve 85. maddeleri gereğince doldurulması gerekmektedir.

"İsteğe bağlı sigorta" kendisine aylık bağlanmadan veya toptan ödeme yapılmadan sigortalı olarak çalışmakta bulunduğu işten ayrılan kimselerin uzun vadeli sigorta kolları açısından sosyal güvenlik gereksinmelerini karşılar ve uzun vadeli sigorta kolları açısından sosyal güvenlik gereksinmelerini karşılar ve uzun vadeli sigorta kollarının işlevini görür. Bu yön, 85. maddenin hükümet gerekçesinde de açıklanmıştır. İsteğe bağlı sigortalılığın prim ödememe ve istek dışında birbaşka sosyal güvenlik kurumuna tabi olarak çalışmaya başlamakla son bulup bulmayacağı konusunda 85. maddede açıklık bulunmamaktadır. 1479 sayılı Kanunun 3165 sayılı Kanunla değişik 79/5. maddesine göre, ise isteğe bağlı sigortalılık diğer sosyal güvenlik kurumlarına tabi olarak çalışmaya başlamakla sona ermektedir. Asıl olan zorunlu sigortalılıktır. 3165 sayılı yasanın yürürlük tarihinden öncede, gerek Bağ-Kur, gerekse Sosyal Sigortalar Kanununa tabi isteğe bağlı sigortalıların bir başka sosyal güvenlik kanununa tabi olarak çalışmaya başlayıp zorunlu sigortalı olmakla isteğe bağlı sigortalılıklarının sona ereceği Dairemizin yıllar yılı yerleşmiş ve kökleşmiş görüşlerindendir. Dairemizin bu yerleşmiş görüşü 3165 sayılı yasa ile 1479 sayılı yasanın 79. maddesinde yapılan değişiklikle yasalaşmış, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 85. maddesindeki bu boşluk eskiden olduğu gibi yerleşmiş içtihat ve daha sonra 3165 sayılı yasa ile 1479 sıyılı yasanın 79. maddesinde yapılan değişiklikle ve kıyas yolu ile doldurulmuş, Dairemiz 85. maddeye göre isteğe bağlı sigorta olanların, gerek 506 sıyılı yasa, gerekse diğer sosyal güvenlik kanunlarına göre zorunlu sigortalı olduğu andan itibaren isteğe bağlı sigortalılıklarının sona ereceği görüşünü bu güne değin hiçbir sapma göstermeksizin sürdürmüştür. Bu görüş ve uygulama yasanın sözüne ve özüne ve "İsteğe bağlı sigorta" müessesesinin amacına da uygundur. İsteğe bağlı sigortalı, diğer sosyal güvenlik kanunlarına tabi bir işe başlayıp diğer sosyal güvenlik kanunları açısından zorunlu sigortalı olmakla işkazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık gibi sigorta kollarından da yararlanacaktır. İsteğe bağlı sigortalının, diğer sosyal güvenlik kanunlarına tabi olarak çalışmaya başlaması ve diğer sosyal güvenlik kanunları açısından zorunlu sigortalı niteliği taşımasına rağmen isteğe bağlı sigortalılığının devam edeceğinin kabulü açıkça yasaya, sosyal güvenlik hukukuna aykırıdır. Ve sigortalıların kısa vadeli sigorta kollarından yararlanmasını önleyici niteliktedir.

Bir hizmet akdine dayanarak bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılanlar 506  sayılı yasa açısından çalışmaya başladıkları tarihten itibaren kendiliğinden sigortalı sayılırlar. Aynı yasanın 3/1-F maddesinde yazılı sigortalı sayılmayanlar, kanunla kurulu emekli sandıklarına aidat ödemekte olan zorunlu sigortalılardır. Zira isteğe bağlı sigortalılık, diğer bir sosyal güvenlik kanununa tabi olarak çalışmaya başlamakla, başka bir anlatımla zorunlu sigortalı niteliğini kazanmakla kendiliğinden sona erer ve bundan böyle, kanunla kurulu emekli sandıklarına aidat ödemekte olduklarından sözedilemez.

Davacının vakıf senedi gereğince isteğe bağlı sigortalı olduktan sonra hizmet akdi ile bir işverene bağımlı olarak çalışmaya başladığı konusunda uyuşmazlık bulunmadığına ve 506 sayılı kanunun 6. maddesin gereğince, çalışanlar çalışmaya başlamakla kendiliğinden zorunlu sigortalı olduklarına göre, vakıf senedine dayanılarak kurulan isteğe bağlı sigortalılığın sona ereceği açık-seçiktir. Bu durum karşısında davanın reddi gerekirken kabulü isabetsizdir. Dairemizin kurulduğu tarihten beri hiçbir sapma göstermeksizin sürdürülen görüşe ve yasaya aykırı şekilde verilen karar bozulmalıdır.

Açıklanan nedenlerle onama kararına katılmıyoruz.

 

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972