DAVA  : Davacı, ihbar ve kıdem tazimantının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, davayı reddetmiştir.

Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

 

KARAR  : Davacı, davalı kurumda TIR şoförü olarak çalışmaktadır. İşverenin yüklediği eti Irak'a götürmüştür. Malı orada teslim ettikten sonra, dönüşünde, idaresindeki TIR için mazot almıştır. Sınırı geçmekte iken Irak yetiklilerince yapılan kontrolda fazla miktarda mazot aldığı ileri sürülerek para cezası uygulanmıştır. Davacının iddiasına göre, ceza ödeyecek parası olmadığı için 100 litre mazotu orada satarak bunun karşılığı para ile cezayı ödemiş ve sınırdan geçerek Kars  İli'ne gelmiştir. Orada... Kurum yetikililerine durumu anlatmış ve parayı da ödemek istemiştir. Olayın bu cerayan ediş şekline göre, davacının hareketinde 1475 sayılı İş Kanunu'nun 17. maddesinin II. bendinde yazılı işveren yönünde haklı fesih sebeplerinin oluştuğunu söylemek mümkün değildir. Davalı taraf davacının anlatılan olgular dışında başkaca eylemde bulunduğunu da ileri sürmüş ve ispat etmiş değildir. Davacı isnat olunan suçtan da suç unsurları oluşmadığından ceza mahkemsinde beraat etmiştir. Bu durumda geçekleşecek olan ihbar ve kıdem tazminatına karar verilmek gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir.

 

SONUÇ  : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebepten BOZULMASINA, 19.9.1989 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972