 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1989/2348
K: 1989/3626
T: 18.09.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 140. maddesine aykırı hareket etmekten sanık I.'nın, 240.000 lira idari para cezasıyle cezalandırılmasına dair, Sosyal Sigortalar Kurumu Çankaya Sigorta Müdürlüğü'nün 9.2.1988 gün ve VIII. İşv. 75879-04-011831 sayılı kararına vaki itirazın reddine ilişkin Ankara 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nce verilen 11.4.1989 gün ve 1989/325-271 sayılı kararın,
Tüm dosya münderecatına nazaran, sanığın Sosyal Sigortalar Kurumu'na 1984 yılı Kasım, Aralık aylık sigorta prim bildirgesi ile III. dönem bordrosu, yine 1985 yılı Ocak, Şubat ayları sigorta prim bildirgesi ile 1. dönem bordrosunu vermemekten ibaret olan eylemlerinin cezasının 9.7.1987 tarihinde yürürlüğe giren ve "506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesine ve Bu Kanun'a Geçici Maddeler Eklenmesine Dair 3395 sayılı Kanun"un 17. maddesiyle 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'na Eklenen Gecici 1. maddesindeki ".. tutanaklarda yazılı suçun Kanun değişikliğinden önceki para cezasının asgari haddini uygulamak suretiyle para cezası tutanağı düzenler" hüküm muvacehesinde eylem başına asgari 3.000 liradan olması gerektiği ve suç tarihi itibariyle 3395 sayılı Kanun'la değişik 506 sayılı Kanun'un ceza hükümlerinin uygulanmıyacağı gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı olduğu şekilde karar ittihazında isabet görülmediğinden bahisle CMUK'nin 343. maddesi gereğince bozulması lüzumlu Yüksek Adalet Bakanlığı'nın 5.7.1989 gün ve 35110 sayılı yazılı emrine atfen C. Başsavcılığı'nın 6.7.1989 gün ve Y.E. 1044 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdii kılınmakla incelendi
KARAR : 506 sayılı Kanun'un 140/B maddesinde yazılı suç maddede açıkça belirtildiği ve Daire'mizin devamlılık arzaden müteaddit kararlarında açıklandığı üzere, Kurum'ca işverenlere yapılacak yazılı ihtarla oluşmaktadır.
Dosya arasında mevcut Sosyal Sigortalar Kurumu'na ait işyeri dosyasının tetkikinde ;
SSK Çankaya Bölge Müdürlüğü tarafından, işverene gönderilen 13 Mayıs 1985 gün ve 51835 sayılı yazısıyla, davaya konu apartman kapıcılığına ait işyeri için, 1984 yılı 11 ve 12. aylarına ait aylık sigorta bildirgeleriyle aynı yılın III. dönemine ait bordronun ve 1985 yılı 1. ve 2. aylar bildirgelerinin, 15 gün içinde Kurum'a tevdii edilmesinin istendiği ve bu yazının 17.5.1985 tarihinde usulü dairesinde işveren apartman yöneticisinin eşine tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Böylece 1984 yılı 11 ve 12., 1985 yılı 1. ve 2. aylarına ait bildirgeler ile 1984 yılı III. dönemine ait bordronun verilmemesiyle ilgili suç, bu konudaki tebliğin işverene yapıldığı 17.5.1985 tarihinden 15 gün sonra oluşmuştur.
Buna rağmen, oluşan bu suç nedeniyle o tarihte yürürlükte bulunan mevzuat gereğince işlem yapılmayıp, 506 sayılı Kanunun 9 Temmuz 1987 günlü Resmi Gazete'de neşredilerek aynı tarihte yürürlüğe giren 3395 sayılı Kanun'la değişik 140. maddesine dayanılarak, aynı konuda işverene 28 Eylül 1987 tarih ve 81646 sayılı yazısıyla yeniden tebligat yapılması hukuki değerden yoksun bulunduğu cihetle suçun bu tarihte oluştuğunun kabulüne yasal imkan görülmemiştir.
506 sayılı Kanun'a ilk 3395 sayılı Kanun'la Eklenen "geçici madde" hükmüne göre 3395 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden önce oluşan suçlarda Kurum'un, Kanun değişikliğinden önceki para cezasının asgari haddini uygulamak suretiyle ceza tutanağı düzenlemesi gerekir.
Buna göre yapılan ilk tebligata rağmen Kurum'a verilmeyen 1984 yılı 11 ve 12, 1985 yılı 1 ve 2. ayları bildirgeleriyle 1984 yılı III. dönem bordrosu için suç tarihinde yürürlükte bulunan 506 sayılı Kanun'un 3203 sayılı Kanun'la değişik 140/B maddesinde yazılı asgari para cezası olan 3.000'er lira idari para cezası tayini icabederken, suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 3395 sayılı Kanun nazara alınarak her suç için idari para cezasının ayrı ayrı 40.000'er lira olarak belirlenmesi Yasa'ya aykırı bulunduğundan, bu konuda vaki itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesi Yasa'ya aykırı görülmüştür.
Ancak; 1985 yılı 1. dönemi bordrosunun verilmemesiyle ilgili suçun 506 sayılı Kanun'un 3395 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten sonra vaki tebligatla oluştuğunun kabulü gerekir.
SONUÇ : Açıklanan bu nedenlerle :
1 - 1985 yılı 1. dönemine ait bordronun 5.10.1987 tarihinde Kurum'ca yapılan yazılı ihtara rağmen verilmemesi nedeniyle 3395 sayılı Kanun'la değişik 506 sayılı Kanun'un 79. ve 140. maddeleriyle Sosyal Sigortalar Kurumu İşlemler Yönetmeliği'nin 29. maddesine dayanılarak Kurumca 40.000 lira ağır para cezası tahakkuk ettirilmesinde ve bu konuda vaki itirazın Sulh Ceza Mahkemesi'nce reddedilmesinde yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, bu hususa değinen yazılı emir isteminin REDDİNE; yukarıda açıklanan sebeplerle 3395 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden önce yapılan tebligatla oluşan 1984 yılı 11. ve 12., 1985 yılı 1. ve 2.ayları sigorta bildirgeleriyle 1984 yılı II. dönem bordrosunun verilmemesiyle ilgili suçlardan dolayı fazla idari para cezası tahakkuk ettirildiği cihetle bu konuya değinen itirazın kabulü gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi kanuna aykırı ve yazılı emre atfen düzenlenen tebliğname münderecatı bu itibarla yerinde görüldüğünden Ankara 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nce ittihaz olunan 11.4.1989 tarih ve 1989/325-271 sayılı itirazın reddine mütedair kararın bu suçlarla ilgili kısmının CMUK'nin 343. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2 - 1984 yılı Kasım, Aralık ve 1985 yılı Ocak, Şubat ayları aylık sigorta bildirgeleriyle 1984 yılı III. dönemine ait bordronun, 17.5.1985 tarihinde kendisine usulen yapılan tebligata rağmen süresinde ödemeyen muterize, her ay ve dönem için belirlenen 40.000'er lira idari para cezalarının, suç tarihinde yürürlükte bulunan 506 sayılı Kanun'un 3203 sayılı Kanun'la değişik 140/B maddesi uyarınca ayrı ayrı 3.000'er lira olarak tayinine, bu aylar ve dönem için tatbiki iktiza eden idari para cezasının toplam "15.000 lira olarak belirlenmesine, dosyanın gereği için Yargıtay C.Başsavcılığı'na iadesine, 18..9.1989 gününde oybirliği ile karar verildi.