 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1989/142
K: 1989/2927
T: 31.03.1989
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, fazla çalışma parası ve gecikme zammının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1475 sayılı İ.K.'nun 14. maddesinin 2. fıkrası hükmünce işyerlerinin devir ve intikali yahut herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli halinde işçinin kıdemi işyeri veya işyerindeki hizmet akitleri sürelerinin toplamı üzerinden hesaplanır ve işlemiş kıdem tazminatlarından her iki işveren sorumludur. Ancak işyerini devreden işverenlerin bu sorumlulukları işçiyi çalıştırdıkları sürelerle ve devir esnasında işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlıdır. Buna göre işyerini devreden işvreren işçinin hizmet aktinin sona erdiğini ileri sürerek devreden işverenden kıdem tazminatı isteyemez. Zira işçi yönünden devir, kural olarak haklı fesih nedeni oluşturmaz. Olayda davacının çalıştığı fırın işyeri işveren tarafından bir başka şahsa kiralanmak suretiyle işyeri el değiştirmiştir. Davacı el değiştirmeden sonra 5-6 gün daha çalışıp işe devam etmemiştir. Bunun üzerine yeni işveren hizmet aktini devamsızlıktan feshetmiştir. Davacı, işyerinin el değiştirdiğini bilmediğini, bu durumu yani öğrendiğini ve el değiştirmekle önceki işveren tarafından hizmet aktinin feshedilmiş sayılacağını ileri sürerek önceki işveren hakkında bu davayı açarak kıdem tazminatı istemiştir. Ancak az önce açıklandığı üzere işyerinin el değiştirmesi nedeniyle davacının kıdem tazminatı isteme hakkı doğmamıştır. Böyle olunca davanın reddine karar vermek gerekir. Yazılı şekilde isteğin hüküm altına alınmış olması, dairemizin, öğretinin de desteklediği görüşüne aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 31.3.1989 gününde oybirliğiyle karar verildi.