 |
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1988/517
K: 1988/3080
T: 18.03.1988
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı, iş kazasından doğan maddi ve manevi zararın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı ve davalı Yücel Kınatoğlu avukatı tarafından temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR : 1- Dosyadaki yazılarla toplanan delillere ve kararın dayandığı kanunu gerektirici sebeplere göre davacı ile davalı Y.K.'nin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itarzalrı yerinde değildir.
2- Dava iş kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Olay davalılardan L.Fabrikası A.Ş. işyerindeki tankların boyanması işini yüklenen diğer davalı Y.K'nin işçisi olan davacının işini gördüğü sırada meydana gelmiştir.
Mahmeke, davalılardan L.A.Ş.'nin davacının işvereni olmayıp, iş sahibi oludğu gerekçesiyle anılan davalı hakkındaki davayı husumet yönünden reddetmiştir.
1475 süyılı İ.K.'nin 1/son maddesinde; ``bir işvereni belirli bir işin bir bölümün de veya eklentilerinde iş alan ve işçilerini münhasıran o işyerinde ve eklentilerinde çalıştıran diğer bir işverenin kendi işçilerine karşı o işyeri ile ilgili ve bu konudan veya hizmet akdinden doğan yüklemlerinden asıl işveren de birlikte sorumludur'' hükmü yer almıştır. Görülüyorki olayımızda, her ne kadar davacı davalılarda Y.K.'nin işçisi ise de, işin görüldüğü işyerinin sahibi olan L. A.Ş.'de asıl işveren durumunda olup, işyerinde meydana gelen iş kazasından dolayı tabi işveren Y.K. ile birlikte müteselsilen sorumlu tutulması gerekir. Davalılar arasında imzalanmış bulunan teknik şartanmenin 6. ve 7. maddeleride, her türlü sorumluluğun, işi yapan firmaya ait olacağı kararlaştırılmış ise de, bu hükümler davacıyı bağlamaz. Ancak, davalılar arasındaki iş ilişkiyi ilgilendirir. Esasen, İ.K.'nun az önce anılan hükmü kamu düzenine ilişikin olup işçi aleyhine değşitirilmesi mümkün değildir. Yargıtay'ın yerleşmiş uygulaması da bu doğrultudadır.
Mahkeme, bu maddi ve hukuki olguları dikkate almadan, yazılı gerekçeyle davalılardan L. A.Ş. hakkındaki davayı husumet yönünden reddetmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebepten BOZULMASINA, 18.3.1988 gününde oybirilğiyle karar verildi.