 |
T.C.
YARGITAY
9. Ceza Dairesi
E: 2002/1939
K: 2002/2521
T: 17.12.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- SİLAHLI ÇETENİN SAİR EFRADI OLMAK
İÇTİHAT ÖZETİ: Aşamalarda ikrarları bulunmayan sanıklar hakkında fotokopi ve onaysız belgelere dayanılarak hüküm tesisi doğru değildir.
(765 s. TCK. m. 169)
Silahlı çetenin sair efradı olmaktan sanıklar ibrahim, ibrahim, Necat, Mehmet Salih, Adil ve Metin'in yapılan yargılamaları sonunda; sanıklardan Adil ve Metin'in eylemlerinin TCK.nun 169. maddesi kapsamında kaldığı ve bu nedenle haklarındaki kamu davasının 4616 sayılı Kanunun 1/4. maddesi gereğince kesin hükme bağlanmasının ertelenmesine, diğer sanıkların ise müsnet suçtan dolayı ayrı ayrı mahkumiyetlerine dair (Diyarbakır Dört Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesi)nden verilen 7.5.2002 gün ve 2000/329 esas, 2002/114 karar sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi sanıklar ibrahim, ibrahim, Necat ve Mehmet Salih vekilleri ile C.Savcısı tarafından istenilmiş ve sanıklar vekillerince incelemenin duruşmalı olarak yapılması talep edilmiş olduğundan, dava evrakı C.Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen sanıklardan Necat vekilinin duruşmaya gelmediği ve bir mazeret de bildirmediği anlaşılmakla adı geçen sanık Necat ile sanıklardan Adil ve Metin haklarında duruşmasız, diğer sanıklar ibrahim, ibrahim ve Mehmet Salih haklarında ise duruşmalı olarak yapılan inceleme sonunda gereği düşünüldü:
1) Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar ibrahim, Mehmet Salih, ibrahim ve Necat'm suçlarının sübutu kabul, olay niteliğine ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezaları azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanıklar vekillerinin temyiz dilekçeleri ile ibrahim, Mehmet Salih ve ibrahim vekillerinin duruşmalı inceleme sırasında ileri sürdükleri ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:
1.1.2002 tarihinde yürürlüğe giren 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 471. maddesiyle TCK.nun 33. maddesinde yapılan zımni değişiklik nedeniyle "hapis halinin sona ermesine kadar" yerine "ceza süresince" yasal kısıtlılık halinde bulundurulmalarına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, bu cihetin yeniden duruşma yapılmaksızın CMUK.nun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasındaki "ceza süresince yasal kısıtlılık altında bulundurulmalarına" cümlesinin çıkartılarak yerine "hapis halinin sona ermesine kadar yasal kısıtlılık altında bulundurulmalarına" denilmek suretiyle diğer yönleri doğru bulunan adı geçen sanıklara ilişkin hükmün (DÜZELTİLEREK ONANMASINA),
2) Sanıklar Metin ve Adil'e ilişkin temyizlere gelince;
Aşamalarda ikrarları bulunmayan sanıklar hakkında fotokopi ve onaysız belgelere dayanılarak hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, C.Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 17.12.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.