 |
T.C.
YARGITAY
9. Ceza Dairesi
Esas no: 2000/415
Karar no: 2000/610
T; 7.3.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
HAKSIZ TUTUKLAMA TAZMİNATI
SUÇU KABUL EDEREK PİŞMANLIK BİLDİRMEK
Karar Özeti: 3419 sayılı Yasanın 1/b maddesinde öngörülen "cezalandırılamama" halinin, sanığın, üzerine atılı suçu kabul ederek pişman olduğunu belirtmesi ile mümkün olduğu nazara alınarak, niteliği itibariyle 466 sayılı Yasanın 1/6 maddesi kapsamında düşünülemeyeceği gözetilmeden davanın reddi yerine yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
(765 s. TCK. m. 168/2)
(466 s. KDYTK. m. 1)
(3419 s. SFHK. m. 1)
Haksız olarak tutuklu kaldığı günler için 466 sayılı Kanun gereğince tazminat isteğinde bulunan Sabahattin'e 210.869.518 lira maddi, 290.000.000 lira manevi tazminat ile 5.000.000 lira dilekçe yazma ücreti verilmesine dair (Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi)nden verilen 3.3.1998 gün ve 1998/ 246 esas, 1999/50 karar sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve dayalı vekilleri tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine;
Dayalı vekilinin temyizine gelince:
Davacı vekili, müvekkili hakkında TCK. nuri 168/2. maddesine muhalefet suçundan yargılandığı davayla ilgili olarak 3419 sayılı "Bazı Suç Failleri Hakkında uygulanacak Hükümlere Dair" Kanunun 1/b maddesi uyarınca "ceza tertibine yer olmadığına" karar verilmesi nedeniyle haksız tutuklama tazminatı ödenmesi talebinde bulunmuş olup, mezkür kanunda atılı suçu kabul ederek pişman olduğunu belirten ve hakkında bu kanunun uygulanmasını talep eden sanıklarla ilgili olarak suçun sübut bulması ve diğer yasal şartlarında oluşması halinde belirlenen oranlar çerçevesinde ceza miktarının indirilmesi veya ceza verilmemesi öngörülmüştür. Bu halde 466 sayılı Kanunun 1/1. maddesindeki tazminat istemine esas olarak kabul edilen "Anayasa ve diğer Kanunlarda gösterilen hal ve şartlar dışında yakalama ve tutuklama" öğesinin oluşmadığı, bu nedenle 3419 sayılı Yasanın 1/b maddesinde öngörülen "cezalandırılamama" halinin niteliği itibariyle 466 sayılı Kanunun birinci maddenin 6. bendi kapsamında düşünülemeyeceği gözetilmeden, davanın reddi yerine değerlendirmede yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve dayalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepden dolayı (BOZULMASINA), 7.3.2000 gününde oybirliği ile karar verildi.