Hukuki.NET

T.C. 
YARGITAY
9. Ceza Dairesi
Esas no : 1995/2846
Karar no : 1995/4383
Tarih : 23.06.1995

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
    DAVA : Türkiye Cumhuriyeti Anayasasını ilgaya teşebbüs suçundan sanıklar Osman Erdemir, Can Özbilen ve Rıza Bayramçavuş'un yapılan yargılamaları sonunda; suç vasfında vaki değişiklik nedeniyle sanıkların 3713 sayılı Kanunun 7/1. maddesinin 2. cümlesi, 3506 sayılı Kanun, TCK. nun 59/2, 450/4, 61, 59/2, 71, 31, 33 ve 36. maddeleri gereğince sonuç olarak ondört'er yıl oniki'şer ay ağır hapis ve 416.666.666.-'şar lira ağır para cezası ile mahkumiyetlerine, müebbeten kamu hizmetlerinden mahrumiyetlerine, ağır hapis cezası süresince kanuni mahcuriyet altında bulundurulmalarına ve emanette bulunan el telsizi ve kamuflaj kıyafetlerinin müsaderesine dair İSTANBUL 3 Numaralı Devlet Güvenlik Mahkemesinden verilen 23.11.1994 gün ve 1993/194 esas, 1994/258 karar sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi sanıklar vekili ile C. Savcısı tarafından istenilmiş ve sanıklar vekilince incelemenin duruşmalı olarak yapılması talep edilmiş olduğundan, dava evrakı C. Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle duruşmalı olarak yapılan inceleme sonunda aşağıdaki karar tesbit edildi:
 
    KARAR : Sanıklar vekilinin temyiz dilekçesi ile vekillerinin duruşmalı inceleme sırasında ileri sürdükleri soruşturmanın genişletilmesine, sübuta, usul kurallarına aykırılığa ilişen ve yerinde görülmeyen tüm, C. Savcısının ise diğer temyiz itirazlarının reddine, Ancak :
    Sanıkların yakalanamayan arkadaşları ile birlikte yurt içinde oluşturdukları örgütün, açıklamalarına göre Türkiye Cumhuriyeti Devleti Anayasasını zorla değiştirip yerine teokratik düzene dayalı, islam hukukunun uygulandığı bir devlet kurma amacına yönelik olarak komşu ülkelerdeki bir örgütle bağlantı kurduktan sonra orada teorik ve silahlı eğitim gördükleri, örgütlerinin adını kamuoyuna duyurup amacına ulaşma yönünden bir başka dine mensup olduğu gerekçesiyle tanınmış bir iş adamı konumundaki müştekiyi öldürmeyi kararlaştırdıkları, hazırladıkları plan uyarınca olay günü pusu mahallinden aracı ile geçmekte olan müştekiye önce lav silahı ile, patlamaması üzerine otomatik silahları ile ateş ettikleri, müştekinin aracının süratle uzaklaşması ve korumalarının karşılık vermesi nedeniyle eylemlerini tamamlayamadıkları toplanan delillerden anlaşılmakta olup, mahkemenin kabulu de bu doğrultuda bulunmaktadır.
    TCK. nun 146/1. maddesinde yer alan ve bir amaç, bir tehlike suçu niteliğinde bulunan Anayasal düzeni zorla değiştirmeye teşebbüs suçundan, suçun tehlike suçu oluşunun doğal sonucu olarak ancak amaçlanan neticenin gerçekleşebilme tehlikesini doğurabilecek eylemlerin teşebbüs kabulü mümkündür. Bu nedenle eylemin kastedilen neticeyi elde etmeye uygun ve elverişli olması ve elverişli vasıtalarla zorlayıcı eyleme girişilmiş bulunması diğer bir deyişle eylemin maddede öngörülen neticeyi doğrubileceğine objektif olarak ihtimal verilen icrai hareket olarak belirmesi gereklidir.
    Eylemin elverişli olup olmadığı ise genel ve soyut bir belirleme dışında işlenme şekli, zamanı, vehameti, toplumdaki etkinliği ve diğer bütün özellikleriyle birlikte değerlendirilerek saptanmak gerekir.
    Bu değerlendirmeler ışığında sanıkların yukarıda değinilen ve sübutu mahkemece de kabul edilen eylemlerinin bir bütün halinde TCK. nun 146/1. maddesindeki suçun gerçekleşmesine yönelik, cebre dayalı icrai hareket niteliğinde bulunduğunda ve bu suçu oluşturduğunda kuşku yoktur.
    Bu itibarla sanıkların TCK. nun 146/1. maddesi yerine karar yerinde gösterilen ve yerinde bulunmayan gerekçelerle yazılı şekilde cezalandırılmaları,
 
    SONUÇ : Yasa ve usule aykırı olup, C. Savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden haklarındaki hükmün istem gibi BOZULMASINA, 23.6.1995 gününde oybirliği ile karar verildi.
 
 
   TEFHİM ŞERHİ
    23.6.1995 gününde verilen işbu karar Yargıtay C.Savcısı İdris Çobanoğlu'nun huzurunda, duruşmada sanıkların savunmalarını yapmış bulunan Av.İ.Şadi Çarsancaklı ile sanık Can Özbilen'in savunmasını yapmış bulunan ikinci vekili Av. Hüsnü Yazgan'ın yokluklarında 28.6.1995 günü usulen ve açık olarak tefhim olundu.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Türk Telekom Borç 
  • 13.06.2025 08:58
  • [Mal Paylaşımı davaları] Mal Paylaşımı dava sonucu alacak Nafakadan düşülebilir mi 
  • 12.06.2025 08:44
  • SGK sözleşmeli özel hastane Savcılığa şikayet edilebilir mi ? 
  • 11.06.2025 20:01
  • Fuzuli İşgalci Evin Demirbaşlarını Söküp Götürebilir Mi 
  • 11.06.2025 18:54
  • Solidworks Lisanssiz kullanımi yanlış adreste arama 
  • 10.06.2025 01:05


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini