 |
T.C.
YARGITAY
9. Ceza Dairesi
E: 1992/9215
K: 1992/7778
T: 16.09.1992
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Silahlı çetenin sair efradı olmaktan sanık İzzet Ulaşın yargılaması sonunda; Mahkumiyetine dair DİYARBAKIR 2 Numaralı Devlet Güvenlik Mahkemesinden verilen 27.03.1992 gün ve 1991/398 esas, 1992/106 karar sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi C. Savcısı ile sanık vekili tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR : Sanık hakkında iddianame ile TCK.'nun 168. maddesinde belirlenen silahlı çetenin sair efradı olma suçundan dolayı kamu davası açılmıştır.
TCK.'nun 125. maddesinde düzenlenen bir "amaç suç" niteliğindeki Devletin hakimiyeti altında bulunan topraklardan bir kısmını Devlet İdaresinden ayırmaya yönelik eylemde bulunma suçunun, silahlı çetenin hazırlık hareketlerini düzenleyen, unsurları 168.b maddede gösterilen szuçu dakapsadığında kuşku yoktur.
Dosyaya sonradan intikal eden belgeler üzerine esas hakkındaki mütalaada sanığın 31.03.1991 günü silahlı çete tarafından Derik ilçesindegerçekleştirilen eyleme katılmış olması nedeniyle TK.'nun 125. madesi uyarınca cezalandırılması istenilmiş, kararda bu husus tartışma konusu yapılmış ve C. Savcısı hükmü bu noktadan da temyiz etmiştir.
Dosya kapsamından, Derik ilçesi baskınına katılmış oldukları iddiasıyla Abdullah Temel ve Hurşit Aslan isimli şahıslar hakkında Diyarbakır 1 Numaralı Devlet Güvenlik Mahkemesinin 1991/189, 1992/58 esasındakayıtlı başka davaların bulunduğu da anlaşılmktadır.
Bu nedenle ve dillerin irlikte koplanıp değerlendirilmsinde hukuki yararbulunması karşısında bu davanın CMUK.'nun 3 ve müteakip maddeleri uyarıncaşayet sonuçlanmamışlarsa Diyarbakır 1 Numaralı Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin 1991/189, 1992/58 esasında kayıtlı davalarla birleştirilip, sonuçlanmışlarsa o dosyaların bu dava dosyası içersine konulup sonucuna göre gerektiğinde CMUK.'nun 259. maddesi hükmü ile ek iddianame düzenlenmesi hususunda nazara alınmak suretiyle deliller değerlendirilip sanığın hukuki durumunun buna göre takdiri gerektiğinin gözetilmemesi,
SONUÇ : Kanuna aykırı C. Savcısı ile sanık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 16.09.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.