 |
T.C.
YARGITAY
9. Ceza Dairesi
E. 1992/10480
K. 1992/11326
T. 28.12.1992
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- ANAYASAL NİZAMI SİLAH ZORUYLA DEĞİŞTİRMEK
ÖZET : Sanık Semih'in; anayasal nizamı silah yoluyla değiştirmek için yasadışı örgütlerde merkez komite üyeliği, orta doğu sorumluluğu, örgüt genel komutanlığı görevlerinde bulunduğunun anlaşılması karşısında, diğer örgüt mensuplarının dava dosyaları da getirtilip incelenerek hakkında TCK.nun 146/1. maddesinin uygulanma durumu tartışılmalıdır.
Silahlı yasadışı örgütün sair efradı olup eylemlere katıldığı belirlenemeyen, kendiliğinden yetkili mercie teslim olan sanık Sevgi'nin hukuki durumu 3419 sayılı Yasa hükümlerine göre değerlendirilmelidir.
(765 s. TCK. m. 146/1)
(3419 s. SFHK.)
(2845 s. DGMK. m. 9)
Silahlı çetenin amirlik ve özel vazifeyi haiz elemanı olmaktan sanıklar Semih ile Sevgi'nin yapılan yargılamaları sonunda; suç vasfında vaki değişiklik nedeni ile sanık Semih'in TCK.nun 168/2, 31 ve 33. maddeleri gereğince mahkumiyetine, diğer sanık Sevgi'nin ise TCK.nun 170. maddesi gereğince ceza tertibine yer olmadığına dair, (İstanbul Bir Numaralı Devlet Güvenlik Mahkemesi)nden verilen 15.7.1992 gün ve 1991/11 esas, 1992/ 129 karar sayılı hükmün sanık Semih yönünden duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi sanık Semih vekili ile C. Savcısı tarafından istenilmiş olduğundan; dava evrakı C. Başsavcılığı'ndan tebliğname ile Daireye gönderilmekle, usulüne uygun şekilde yapılan tebligata rağmen sanık ve vekili duruşmaya gelmedikleri gibi mazeretlerini de bildirmemiş, sanık kendisini yeni bir vekille temsil ettirme yoluna da gitmemiş olduğundan duruşmasız olarak yapılan inceleme sonunda aşağıdaki karar tesbit olundu:
1- Sanık Semih'in, 1986 yılında yapılan ikinci kongresinde ülkede müesses anayasal nizamı silah yoluyla değiştirerek Marksist-Leninist ilkelere dayalı bir sistemi gerçekleştirmek kararı alan yasa dışı TKP/B örgütü ile bu örgütten 1989 yılında ayrılan Devrimci Komünist Partisi'nin (DKP) silahlı kanadı olan Silahlı Halk Birliklerinin (SHB) dönemler itibariyle merkez komite üyeliği, orta doğu sorumluluğu, örgüt genel komutanlığı görevlerinde bulunduğunun iddia edilmesi ve örgütün bu dönemler içerisinde aynı amaç doğrultusunda gerçekleştirdiği eylemlerden, konumu itibariyle sorumlu tutulmasının doğal bulunması karşısında, dosya içerisinde fotokopileri mevcut fezlekeler nedeniyle diğer örgüt mensupları hakkında açılmış olan dava dosyaları getirtilip incelenerek hakkında TCK.nun 146/1. madde ve fıkrasının uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmadan silahlı çetenin sair efradı olduğunun kabulüyle yazılı şekilde cezalandırılması,
2- Silahlı çete niteliğindeki örgütün sair efradı olup örgütün amacı doğrultusunda gerçekleştirilen eylemlere katıldığı belirlenemeyen ve örgütten kendiliğinden çekilerek yetkili mercie teslim olduğu anlaşılan sanık Sevgi'nin hukuki durumunun olayda uygulanma alanı bulunmayan TCK.nun 170. maddesi yerine 3618 ve 3853 sayılı Yasalarla değişik 3419 sayılı Yasa hükümlerine göre değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3- Kabule göre ise;
Sanık Semih'e müsnet sahte nüfus cüzdanı düzenleyip kullanma suçunun silahlı çetenin sair efradı olmak suçunun unsurlarından bulunmadığı ve bu suça ilişkin davaya bakmanın Devlet Güvenlik Mahkemesinin görevine girmediği gözetilmeden bu suçtan görevsizlik kararı verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı ve sanık Semih vekili ile C. Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı kısmen istem gibi (BOZULMASINA), 28.12.1992 gününde oybirliği ile karar verildi.