 |
T.C.
YARGITAY
8. Hukuk Dairesi
E: 2005/939
K: 2005/1288
T: 21.2.2005
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KAZANDIRICI ZAMANAŞIMI ZİLYETLİĞİ
İçtihat Özeti: Taşınmazın davacının babası tarafından imar ve ihya edilip yirmi yıldan fazla süre ile kullanıldığı anlaşılmıştır. Başlangıçta tescil davası olarak görülen davada; taşınmaz için idari yoldan Hazine adına tapu oluşturulması nedeniyle, dava tapu iptali ve tescil davasına dönüşmüştür.
(4721 s. MKm. 713)
(3402 s. Kadastro K. m. 14, 17)
Hasan ile Hazine, A Belediye Başkanlığı ve dahili davalı DSİ Genel
Müdürlüğü aralanndaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair (Silifke Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 22.4.2004 gün ve 229/430 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili ve dahili davalı DSİ Genel Müdürlüğü vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Davacı vekili, dava dilekçesinde mevkii ve sınırlarını açıkladığı taşınmazın vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Hazine vekili, uyuşmazlık konusu taşınmazın zilyetlikle edinilmesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı A Belediye Başkanlığına usulüne uygun dava dilekçesi teb
liğ edilmesine karşın yargılama oturumlarına katılmamıştır.
Davaya katılması sağlanan Devlet Su işleri Genel Müdürlüğü vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine vekili ile davaya katılması sağlanan DSİ Genel Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik, imar ve ihya hukuksal sebeplerine dayalı olarak MK.nun 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddelerince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır.
Her ne kadar davalı A Belediye Başkanı Fevzi tarafından Silifke
Asliye Hukuk Mahkemesine hitaben yazılan dilekçe, temyiz dilekçesi olarak düşünülmüş ve temyiz harcının yatırılıp yatırılmadığı konusunun açıklığa kavuşturulması için eksiğe gönderilmiş ve davalı Belediye vekili Ayşe tarafından dosyaya sunulan 13.12.2004 havale tarihli dilekçe ile temyiz harcının yatırılmadığı bildirilmiş ise de, temyiz dilekçesi niteliğini taşımadığı, bu bakımdan temyiz dilekçesi olarak kabul edilip değerlendirilmesinin yasal olarak mümkün görülmediği, esasen yargılama sırasında uyuşmazlık konusu taşınmazın 1881 sayılı parsel ile 23.6.2003 tarihinde Hazine adına idari yoldan (ih-dasen) tapuya bağlandığı, bu bakımdan davalı Belediyenin hükmü temyiz etmesinde hukuki yararının bulunmadığı gözetilerek davalı Belediyenin isteğinin bu nedenle REDDİNE,
Davalı Hazine ve DSİ vekillerinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı vekili, kazanmayı sağlayan zilyetlik, imar ve ihya hukuksal sebeplerine dayanarak tescil isteğinde bulunmuştur. Uyuşmazlık konusu taşınmaz 1966 yılında 766 sayılı Tapulama Kanunu hükümleri uyarınca yapılan tapulama çalışması sırasında aynı Kanunun 2. maddesi uyarınca tespit dışı birakılan bir yerdir. Dava konusu yer, davanın açıldığı 20.2.2003 tarihinden sonra 23.6.2003 tarihinde Hazine adına idari yoldan (ihdasen) tapu oluşturulmuş olup, 1881 parsel numarasını almıştır. Dolayısıyla, başlangıçta tescil davası olarak görülen dava, Hazine adına idari yoldan tapunun oluşması ile tapu iptali ve tescil davasına dönüşmüştür.
Toplanan tüm bilgi ve belgeler, uzman bilirkişilerden alınan raporlar, yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanları ile uyuşmazlık konusu taşınmazın 1960 yılında davacının babası tarafından imar ve ihya edildiği, daha sonra taşınmazın davacıya geçtiği, imar ve ihyanın tamamlandığı tarihten taşınmazın imar planları kapsamında alındığı 1990 yılına kadar kazanmayı sağlayan 20 yıllık sürenin geçtiği, MK.nun 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddelerinde belirtilen tüm olumlu ve olumsuz koşulların davacı yararına gerçekleştiği dosya kapsamıyla belirlendiğine göre davalı Hazine vekili iie DSİ Genel Müdürlüğü vekilinin yerinde bulunmayan temiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan yerel mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle ONANMASINA, 2588 sayılı Kanunla eklenen 492 sayılı Harçlar Kanununun 13/j maddesi uyarınca Hazineden harç alınmasına mahal olmadığına peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 376,06 YTL'nın temyiz eden DSİ Genel Müdürlüğünden alınmasına 21.2.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.