Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
8. Hukuk Dairesi
Esas no: 1999/6343
Karar no: 1999/7376
T :  4.10.1999

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
TAPU İPTALİ VE TESCİL
TAŞLIK VE KAYALIK ARAZİ
İMAR İHYA YOLUYLA KAZANMA
ÖZET: Taşınmazın öncesinin taşlık ve kayalık olup Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden bulunduğundan mülkiyeti Hazineye aittir. Tabi durumun oluşu itibariyle tarıma açılmayan kayalık ve taşlığın ihyası mümkün olamayacağından, dava konusu taşınmazında zilyedliğin başladığı tarihdeki hukuksal durumu itibariyle kazandırıcı zamanaşımı ve imar ihya yoluyla iktisabı mümkün olmayan yerlerden bulunması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekir.
(743s. MK. m. 641)
(3407 s. Kadastro K. m. 17)
 
 
Haydar ile Hazine ve M   Köyü Muhtarlığı aralarındaki tescil davasının kabulüne dair (Bitlis Asliye Hukuk Hakimliği)nden verilen, 27.5.1999 gün ve 242-63 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
 
Davacı, zilyedlik hukuki nedenine dayanarak dava konusu taşınmazın adına tescilini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Kadastro Müdürlüğüne yazılan müzekkereye verilen cevapta ve fenni bilirkişi raporunda; taşınmazın öncesinin kayalık olması nedeniyle tesbit dışı bırakıldığı açıklanmıştır. Ziraatçı bilirkişi de raporunda; taşınmaz evvelce kayalık ve taşlık iken toprak taşımak ve yığmak suretiyle tarım arazisine dönüştürüldüğünü açıklamıştır. Resmi bilgi ve teknik bilirkişilerin açıklamalarına göre taşınmazın öncesinin taşlık ve kayalık olduğu tartışmasızdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen orman sayılmayan arazilerin imar ihya yoluyla ve tarıma elverişli hale getirilmek suretiyle kazanılmaları mümkündür. Ancak bu tür yerlerin kazanılabilmesi için tabi durumu yapı ve niteliği itibariyle tarım arazisi olarak kullanılmaya elverişli yerlerden bulunması gerekir. Genel olarak tabi durumu yapı ve nitelik itibariyle tarım arazisi olarak kullanılması mümkün olmayan yerlerin imar ihya yoluyla kazanılması da mümkün değildir. Bu nitelikteki yerler üzerinde ekim, dikim, bakım ve ürün yetiştirmek suretiyle tarım yapılamadığı gibi tarıma elverişli hale de getirilemezler. Yaradılış ve oluşları ve tabi nitelikleri itibariyle tarıma açılamayan kayalık, falez, buzulluk ve daimi karla örtülü olan dağ ve tepe gibi yerlerdir. MK.nun 641 ve 3402 sayılı Kanunun 17. maddesinde açıklanan tarıma elverişli olmayan ve tarıma elverişli hale getirilemeyen araziden amaç, verimin azlığına ve çokluğuna bakılmaksızın insana yararlı bitki yetiştirilmesi mümkün olmayan ve üzerinde düzenli bir tarımsal yarar sağlamayan yerlerdir. Dava konusu taşınmaz kayalık ve taşlık niteliğiyle tarım arazisi olarak kullanılması mümkün olmayan yerlerden olduğu gibi toprak taşımak suretiyle tarım arazisi haline getirilmesi de ihya fiilinin unsurlarından olan zor ve zahmetli emek harcama olgusunun da yerine getirildiği anlamına gelmez. Zira; HGK.nun 23.2.1995 T., 1994/8-873 Esas, 1995/216 sayılı kararında belirtildiği gibi başka yerlerden toprak alarak kayaların üstü örtülmek suretiyle yapılan işlem ihya işlemi sayılmaz. Zira "Yasa, öncesi itibariyle tarıma elverişli olmayan fakat zor ve zahmetli bir emek ve para harcamak" sonucu tarım ve kültür arazisine dönüştürülmesi mümkün olan, yani tarıma elverişli hale getirilmesi mümkün olan yerlerin ihyasından söz etmiştir. Yoksa yukarıda açıklandığı gibi tabi durumu yaradılış ve oluşu itibariyle tarıma açılamayan kayalık ve taşlığın ihyası mümkün olamayacağından, dava konusu taşınmazın da zilyedliğin başladığı tarihdeki hukuksal durumu itibariyle kazandırıcı zamanaşımı ve imar ihya yoluyla iktisabı mümkün olmayan yerlerden bulunması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, değişik düşüncelerle kabulüne karar verilmiş olması isabetsiz ve temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), 4.10.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini