Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
8. Hukuk Dairesi
E. 1997/4427
K. 1997/599
T. 5.2.1998

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
YOLSUZ TESCİL
İYİNİYET - KÖTÜNİYET
 
KARAR ÖZETİ : Yolsuz tescil sonucu oluşan tapu kaydına dayanarak taşınmaz mal edinen kimsenin, bu iktisabının geçerli olabilmesi için, MK nun 931. maddesi hükmü gereğince iyiniyetli olması gerekir.
 
Davacı, iptal davası açmakla davalının kötü niyetli olduğunu da ileri sürmüş sayılır. Bir kimsenin iyiniyetli sayılabilmesi için, kendisinden beklenen dikkat ve özeni göstermiş olması gerekir.
 
  (743 s. MK. m. 3,931)
  (YİBK., 14.2.1951/gün ve 7/1 s.)
  (YİBK., 8.11.1991 gün ve E. 1990/4, K. 1991/3 s.)
 
İsmail ile Yusuf aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair, (Enez Sulh Hukuk Hakimliği)'nden verilen 26.12.1996 gün ve 163-1 86 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
 
Taraf iddia ve savunmalarına göre, davalı Yusuf'un yolsuz tescile ve tapu kaydına dayanarak iyiniyetle ayni hak iktisap ettiği ve dava konusu 546 parsel numaralı tapuya temellük ettiği anlaşılmaktadır.
 
Davacı, tapuda kayıtlı olan nizalı taşınmaz malı iktisap eden davalıya karşı iptal davası açtığına göre, davacının dava açma iradesi davalının iktisabının kötü niyete dayalı olduğu iddiasını da taşır. Davalı adına tesis edilen nizalı taşınmaza ait tapu kaydı tapudan satın alma sonucu oluştuğuna göre davalı MK. nun 931. maddesine dayanabilir. Ancak, davalının satın almada kötü niyetli olduğunun davacı tarafından iddia ve isbatı gerekir. Davacı bu davayı açmakla davalının kötü niyetli olduğunuda iddia etmiş sayılır.
 
Bu durumda, davalının iyiniyetli olup olmadığının mahkemece kendiliğinden araştırılması gerekir. Zira yolsuz tescile yani gerçekte hak sahibi olmayan bir kimse lehindeki tescile dayanarak ayni hak iktisap eden kimse, iktisabının geçerli olabilmesi için MK.nun 931. maddesi hükmü uyarınca iyiniyetli olmalıdır. Bir kimsenin iyi niyetli sayılabilmesi için de MK. nun 3. maddesi hükmü uyarınca kendinden beklenen ihtimam ve dikkati göstermiş olması gerekir. Bunun için davalı üçüncü şahsın iyiniyetli olup olmadığı mahkeme tarafından kendiliğinden araştırılmalıdır.
 
Yolsuz tescile dayanarak ayni hak iktisap eden üçüncü şahsın iyiniyetli olup olmadığı ve yolsuzluğu hangi hallerde bilmesi gerektiği araştırılırken kesin bir ölçü koymak mümkün değil ise de, genel bazı kriterlerle önemli özel durumların araştırılması gerekir. Genel kriter olarak davalı Yusuf'un dayandığıtescilin yolsuz olduğunu ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın genel hayat tecrübelerine ve hayatın doğal akışına göre bilip bilmediği veya normal görüşlü bir insanın sarfetmesi gereken dikkati sarfetseydi yolsuzluğu ve uyuşmazlığı bilecek durumda olup olmadığı araştırılmalıdır. Ayrıca, bazı fiili karinelerden de yararlanılabilir. Örneğin, olayımızdaki temlik eden İzzet'in davalı ile akrabalık ilişkisinin bulunup bulunmadığının, taşınmazın el değiştirmesindeki çabukluk, değerinin çok altında bir bedel ile satılması, tarafların aynı yerde ikamet edip etmedikleri gibi bazı fiili karinelerle ilgili olaylar da araştırılarak bu karinelerden yararlanılmalıdır. 14.2.1951 tarih ve 97/4427-98/599- 7/1 sayılı içtihadı Birleştirme Kararı gereğince davalının vakıa ve karinelerden olayda iyiniyet iddiasında bulunamıyacak durumunun mevcut olup olmadığı da araştırılmalı ve iyiniyet iddiasında bulunamıyacak durumun belinmiş olması halinde kötü niyetin davacı diğer tarafa isbat ettirilmesine sebep ve gerek kalmıyacağı kötü niyetin mahkemece kendiliğinden gözönünde tutulacağı hususlarıda düşünülmelidir. Nitekim bu yön, sonradan çıkan 8.11.1991 gün, 990/4 E. 991 /3 K. sayılı İçtihadı Birleştirme kararında da tekrarlanmış ve kötü niyet iddiasının mücerret dava açmakla ileri sürüldüğü ve bunun bir itiraz olduğu hükmü benimsenmiştir.
 
Böylece dinlenen davacı tanıklarından hangi olayın davalının kendinden beklenen ihtimam ve dikkati göstermediğini belirlediği mahkemece sorulup araştırılmalıdır. Tanıklardan yukarıda açıklanan hususların sorulup araştırılması zorunlu iken bu yönler sorulmadan ve davalının iyiniyetli olup olmadığı araştırılmadan davanın kabulüne karar verilmiş olması isabetsiz ve temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün (BOZULMASINA) ve 1.347.000 lira peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 5.2.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini