Hukuki.NET

T.C.      
YARGITAY
8. Hukuk Dairesi
Esas No : 1996/9409
Karar No : 1997/3851
Tarih : 17.06.1997

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
    DAVA : Davacı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava konusu taşınmazın M.K.'nun 639/1. maddesi uyarınca adına tesciline karar verilmesini istemiş, mahkemece sonradan düzenlenen 29.7.1996 tarihli Bekir Ö.'ye ait kroki ve aynı tarihli ek rapora dayanılarak krokide F ile işaretli bölüm hakkındaki davanın reddine A, B, C1, C2 ve D ile işaretli bölümler hakkındaki davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Hazine ve Orman İdaresi vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava 17.6.1985 tarihinde açılmış, karar 11.7.1996 tarihinde verilmiştir. Mahkemenin hükmüne dayanak yaptığı kadastro müdürü ve fen memuru Bekir Ö. tarafından düzenlenen ve hakim havalesini taşımayan ek rapor ve kroki 29.7.1996 tarihini taşımaktadır. Bu durumda ek rapor ve kroki karardan sonra düzenlenmiştir. Her ne kadar hükümden evvel 5.6.1996 tarihli oturumda dava konusu taşınmaz üzerinde 24.6.1992 tarihinde keşif yapılmasına karar verilmiş ve mahallinde keşif yapılmış ise de bu keşifte yalnız mahalli bilirkişi Veysel Y. tasarruf yönünden dinlenmiş, başkaca işlem yapılmamış, fenni bilirkişi dinlenmemiş taşınmazın fenni yönden herhangi bir incelemesi yapılmadığı gibi keşif zabtına göre kroki de düzenlenmemiştir. Oysa yukarıda açıklandığı gibi fen memuru Bekir Ö.'nün düzenlediği ek rapor ve kroki hem keşif tarihi hem de hüküm tarihinden sonraki bir tarihi taşımaktadır. Dava konusu taşınmazlarla ilgili olarak idari yoldan oluşturulan 441 ve 448 parsel numaralı Hazine adına kayıtlı ve dava konusu taşınmazları içerdiği mahkeme hükmünde kabul edilen tapu kayıtları ile 448 parselin ifrazı sonucu oluşan 522 ve 523 parsel numaralı ifraz tapuları mahkemece 29.7.1996 tarihli müzekkere ile Tapu Sicil Müdürlüğü'nden istenilmiş. Tapu Sicil Müdürlüğü bu tapulara ait kayıtları 30.7.1996 tarih 484 numaralı cevabı müzekkeresi ile bildirmiştir. Bu yazı ve kayıtlar da mahkemenin hükmünden sonraki bir tarihi taşımaktadır. Buna rağmen mahkeme hükümden sonra getirildiği anlaşılan bu kayıtlarda 523 parsel numaralı müfrez tapu kaydının dava konusu taşınmazlardan bir kısmını da içine aldığı düşüncesiyle tapu kaydı içerisinde kalan bölümlerin kesilmesine karar verilmiştir. Yani uygulama yapılması için hükümden sonra dosyaya gelen tapu kaydına da dayanılarak hüküm kurmuştur. Esasında açıklandığı gibi mahkemenin hükmüne dayanak yaptığı Bekir Ö.'ye ait ek raporla kroki hükümden sonra dosyaya geldiğinde ve açıklanan tapu kayıtları da aynı şekilde hükümden sonra dosyaya girdiğinden bunlara dayanarak verilen ve tarafların haberlerinin bulunmadığı, bunlara karşı iddia ve savunmalarını ileri sürmedikleri ve dayanağını belirtmedikleri kayıtlara dayanak yapılarak hüküm verilemez. Bu sebeple anılan ek rapor ve krokinin yok hükmünde kabul edilerek kararın aşağıda açıklanan nedenle bozulması gerekir.
    Yargılama sırasında yapılan araştırmaya göre dava konusu taşınmazların bulunduğu yerde 1945 yılında orman tahdidi yapılmış olup bu tahdide dair tutanak ve kroki dosyaya getirtilmiş ve aşağıda açıklanacak şekilde orman ve fen bilirkişileri aracılığı ile nizalı taşınmaza uygulanmıştır. Ayrıca aynı yerde tapulamaca 1972 yılında kadastro işlemi yapılmış, dava konusu yerin orman sahası olarak görülmesi nedeniyle tapulama komisyonunca tespit dışı bırakılmıştır. Bu durumda dava konusu taşınmazın 1972 yılındaki niteliği orman şeklinde görülmemektedir. Mahkemece 8.10.1987 tarihinde yapılan keşifte ve bu keşif sonrası düzenlenen ormancı ve fenni bilirkişilere ait müşterek 2.11.1987 havale tarihli krokiye göre dava konusu taşınmazın krokide A ve B ile gösterilen bölümleri 1941 yılında yapılan orman tahdidinin dışında C ve D ile gösterilen bölümlerin ise tahdidin içinde kalmaktadır. Bunlardan D bölümü 1977 yılında yapılan 2/B uygulaması nedeniyle orman dışına çıkarılmıştır. Mahkemece taşınmazın niteliğinin belirlenmesi yönünden yargılama sırasında yapılan ve uygulama yönünden yeterli olduğu anlaşılan 8.10.1987 tarihli keşifte buna bağlı olarak yapılan 2.11.1987 tarihli krokiye göre hüküm verilmesi gerekir. Bu keşif ve krokiye göre nizalı taşınmazın C ve D ile gösterilen bölümlerinin kesinleşmiş tahdit haritasına göre orman sayılan yerlerden bulunması nedeniyle ve ormanlar süresi neye ulaşırsa ulaşsın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile iktisapları mümkün olamayacağından bu bölümlerle ilgili davanın orman olması nedeniyle daha doğrusu (D) kısmının orman olması (C) kısmı ise her ne kadar 1977 yılında 2/B uygulaması sonucu orman dışına çıkartılmış ise de bu tarihten davanın açıldığı 17.6.1985 yılına kadar kazandırıcı zamanaşımı zilyetlik süresi dolmadığından (C) bölümünde bu nedenle reddine karar verilmesi gerekir. Krokide A ve B ile işaretli bölümlerin durumuna gelince: Bu bölümlerle ilgili olarak 1972 yılında yapılan tapulama işlemi sırasında bu yerin orman niteliğinde bulunması nedeniyle tespit dışı bırakılmıştır. HGK'nun 22.3.1995 tarih, 1994/8-873 esas ve 1995/216 sayılı kararında belirtildiği gibi Tapulama işlemi sırasında özel mülkiyete konu olamayacağı gerekçesi ile tespit dışı bırakılan taşınmaz hakkında açılan tescil davasında tesipt dışı bırakma işleminin yapıldığı tarih ile dava tarihi arasında 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı süresinin dolması gerekir. Somut olayımızda tespit dışı bırakılma işleminin yapıldığı tarih ile dava tarihine kadar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği süresi dolmadığından A ve B ile ilgili bölümler hakkındaki davanın da bu sebeple reddine karar verilmesi ve açıklanan nedenlerle dava konusu taşınmaz hakkındaki davanın tamamının reddine karar verilmesi gerekirken, değişik düşünceler ve hükmün tefhimindden sonra toplanan delil ve belgelere dayanarak karar verilmiş olması isabetsiz ve temyiz itirazları bu itibarla yerinde olduğundan kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve Yargıtay duruşması için takdir edilen 6.000.000 lira vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil edilen Hazine ve Orman İdaresi'ne verilmesine ve 249.000 lira peşin harcın istek halinde temyiz eden Orman İşletme Müdürlüğü'ne iadesine 17.6.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini