Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
8. Hukuk Dairesi
E. 1993/1432
K. 1994/3881
T. 22.3.1994

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
TAPU İPTALİ VE TESCİL
YOL FAZLASI
KÖY ORTA MALI
MAHALLİ BİLİRKİŞİ VE TUTANAK BİLİRKİŞİLERİ
 
KARAR ÖZETİ Sıvat, eğrek ve harman yerleri ile köy boşlukları nitelikleri itibariyle birbirinden farklı yerlerdir. Köy içersinde bulunan yol fazlalıklarının kazandırıcı zamanaşımı ve zilyedlik yoluyla kazanılması mümkündür ve bu yerler köy tüzel kişiliği adına tesbit ve tescil olunurlar. Oysa, köy orta malı niteliğinde bulunan sıvat, eğrek ve harman yerleri, özel yasalarındaki hükümler saklı kalmak kaydıyla özel mülkiyete konu teşkil etmezler. Bunların yalnızca sınırlandırılmasıyla yetinilir.
Sıvat, eğrek ve harman yeri ile ilgili uyuşmazlıklarda; tıpkı mera, yaylak ve kışlak ihtilaflarında olduğu gibi, mahalli bilirkişilerin, bu yerlerden yararlanmayan komşu köyler halkı arasında seçilmesi gerekir. Ayrıca, özel hukuk uyuşmazlıklarında delillerin taraflarca hazırlanıp sunulması ilkesi esas olduğundan, tutanak bilirkişilerinin re'sen çağrılıp dinlenmesi ve bunların sözlerine dayanılarak hüküm kurulması da doğru değildir.
(2644 s. Tapu K. m. 21)
(3402 s. Kadastro K. m. 16/B)
(1086 s. HUMK. m. 259)
 
Ortabayındır Köyü Muhtarlığı ileHazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair, (Orta Aslîye Hukuk Hakimliği)ndenverilen 15.5.1992 gün ve 81/43 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi Hazine tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
 
Davacı köy muhtarı; kadimden beri arazi yolu, sıvat yeri, eğrek yeri ve harman yeri olarak tasarruf edilen dava konusu taşınmaz bölümlerinin tapulama çalışmaları sırasında 367 parsel numarası ile özel mülkiyet şeklinde Hazine adına tesbit ve tescil edildiğini ileri sürerek, bu yerlere ait kaydın iptali ile yol olarak kullanılan taşınmaz bölümünün haritasında yol olarak gösterilmesini, sıvat yeri, eğrek yeri ve harman yerinin de sınırlandırılmasına karar verilmesini istemiştir. Hazine; davanın reddine karar verilmesini savunmuş, mahkemece uyuşmazlık konusu parselin tapu kaydının iptali ile köy boşluğu niteliği ile davacı köy adına tesciline karar verilmesi üzerine hüküm, Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
 
13.7.1984 tarihinde yapılan tapulamada düzenlenen uyuşmazlık konusu 367 parsele ait tapulama tutanağında, kadimden beri yol boşluğu olarak kullanıldığından Hazine adına tesbit edildiği açıklanmıştır. Dava dilekçesindeki açıklamalara göre, yol boşluğu olarak Hazine adına tesbit ve tescil edilen uyuşmazlık konusu yerler; yol, sıvat yeri, eğrek yeri ve harman yeridir. Yerel bilirkişiler ve dinlenen tutanak bilirkişileri taşınmazın bir bölümünün yol boşluğu, diğer bölümünün de sıvat yeri olduğunu bildirmişlerdir. Dinlenen bu kişilerin beyanlarında geçen yol boşluğu ve sıvat yeri belirtilmediği gibi gen elemanı tarafından da bu yerler ayrı ayrı krokisine işaret edilmemiştir. Nitelikleri itibariyle köy boşluğu ile sıvat yeri, eğrek yeri ve harman yerleri biri birinden farklı yerlerdir. Köy içerisinde bulunan yol fazlalıklarının kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla kazanılması mümkün olup 2644 sayılı Tapu Kanununun 21. maddesi hükmüne göre bu yerler köy tüzel kişiliği adına tesbit ve tescil olunur. Sıvat yeri, eğrek yeri ve harman yeri 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16. maddesinin (B) fıkrası hükmüne göre köy orta malı niteliğinde olup, bu tür yerlerin özel yasalarında yazılı hükümler saklı kalmak kaydıyla özel mülkiyete konu olamazlar. Anılan hükme göre, bu yerlerin kamunun yararlanmasına tahsis edildiği veya kamunun kadimden ben yararlandığının belirlenmesi halinde orta malı taşınmaz mal olarak sınırlandırılması ile yetinileceği, parsel numarası verilerek yüzölçümü hesaplanıp özel siciline yazılacağı hüküm altına alınmıştır. Mahkemece; iddia şekli ve taşınmazın belirlenen niteliği dikkate alınmadan kaydın olduğu gibi iptal ve tesci1mb karar verilmiş olması doğru değildir. Bundan ayrı; mer'a, yaylak ve kışlaklarda olduğu gibi sıvat, eğrek ve harman yerlerine ilişkin uyuşmazlıklarda yerel bilirkişi ve tanıkların, uyuşmazlık konusu yerlerden yararlanmayan komşu köyler halkı arasından seçilip dinlenilmeleri gerekmektedir. Mahkemece bu yön gözönünde tutulmaksızın davacı köy halkı arasından seçilen yerel bilirkişilerin dinlenilmesi doğru değildir. Ayrıca, keşif yerinde dinlenen tutanak bilirkişilerinin hangi tarafça dinlenilmesinin istenildiği de anlaşılmamaktadır. Usul teorisine göre, hususi hukuk uyuşmazlıklarında delillerin taraflarca hazırlanması ve mahkemeye verilmesi ilkesi esastır. Mahkemece tutanak bilirkişilerinin doğrudan doğruya çağırıp dinlenmiş olması ve bunların sözlerine göre hüküm kurulmuş olması da doğru değildir. Tüm bu açıklamalar gözönünde tutularak mahkemece yapılacak iş; iddia şekli de gözönünde tutularak komşu köyler halkı arasından yerel bilirkişi ve tanık göstermek üzere taraflara süre ve imkan tanınması, gösterecekleri kişilerin HUMK. nun 259. maddesi hükmü uyarınca taşınmaz başında dinlenilmeleri, dava konusu taşınmazın tasarruf şekli bakımından niteliği hakkında bilgilerine başvurulması, taşınmaz birbirinden farklı nitelikleri olan bölümlerden oluşuyor ise bunların fen elemanı tarafından krokisinde gösterilmesi, uyuşmazlık konusu 367 parselin yol boşluğu niteliğinde bir yer ise, kaydın şimdiki gibi iptali ile davacı köy adına tesciline karar verilmesi, taşınmaz .köy boşluğu niteliğinde olmayıp ta halen kullanılan bir yol ve sıvat yeri gibi bir yer ise kaydın iptali ile yetinilmesinden ibarettir. Hazinenin temyiz itirazları bu bakımlardan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), 22.3.1994 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
 
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini