 |
T.C.
YARGITAY
8. Hukuk Dairesi
E:1988/13261
K:1988/12281
T:27.09.1988
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
* KADASTRO DAVASI
* HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE
* İMAR-İHYA
ÖZET : Kadastro davalarında on yıllık hak düşürücü sürenin dolmuş olması; imar, ihya nedeni ile açılacak davanın görülmesine engel değildir.
(766 s. Tapulama K. m. 31/2)
(3402 s. Kadastro K. m. 12, 17, 33,geçici m.4)
Hasan vekili Mehmet ile Hazine vekili aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair, (Ürgüp Asliye Hukuk Hakimliği)nden verilen 7.7.1988 gün ve 30/138 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Nizalı taşınmaz tapulamaca 3.6.1964 tarihinde 20 dönümü geçmiş olması ve vergi kaydı ibraz edilmemiş bulunması nedeniyle Hazine adına 1852 parsel olarak tesbit edilmiş ve tutanak 8.8.1964 tarihinde kesinleşmiştir. Hükümde belirtildiği gibi tapulamadan önceki sebebe dayanılmış ve tesbitin kesinleşmesinden evvel 766 sayılı Tapulama Kanununun 31/2 ve 3402 sayılı Kanunun 12. maddesinde sözü edilen 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş bulunmaktadır. Gerekçe bu yönden doğrudur. Ne var ki, 3402 sayılı Yasanın 17. maddesi ile imar ve ihyaya dayanılması halinde iktisap mümkün olabilecektir. Aynı Yasanın geçici 4. maddesi ve 33. maddelerinde zilyetliğine olan hükümlerin görülmekte olan davalara da uygulanacağı öngörülmüştür. Dava görülmekte olduğuna göre, bu hükmün uygulanıp uygulanamayacağının mahkemece incelenmesi gerekmektedir. Filhakika, davacı tarafından yargılama sırasında verilen 7.7.1988 tarihli dilekçe ile dava dilekçesindeki istek tavsih edilmiş ve imar ihya sebebine dayanılmıştır. Bu dilekçe davayı bütününden ıslah olarak da kabul edilebilir. 0 itibarla incelenmesi gerekir. Mahkemece yapılacak iş: yerinde keşif yapmak, taşınmasın niteliğini yerel bilirkişi ve uzman bilirkişi aracılığı ile saptamak, imar ve ihyaya konu olan yerlerden olup olmadığını tesbit etmek ve sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir. Taşınmaz imar ihyaya konu olan yerlerden değilse şüphesiz o durumda geçici maddeden davacının yararlanması mümkün olamayacak ve dava hak düşürücü süre yönünden reddedilecektir. Temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün (BOZULMASINA) ve 2500 lira peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 27.9.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.