 |
T.C.
YARGITAY
8. Hukuk Dairesi
E: 1988/11717
K: 1988/12556
T: 04.10.1988
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Ali vekili ile Hazine, Çukur Belediye Başkanlığı ve muteriz Atilla aralarındaki tescil davasının kabulüne ve muterizin talebinin reddine dair (Felahiye Asliye Hukuk Hakimliği)nden verilen 26.11.1987 gün ve 19/101 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi muteriz Atilla tarafından süresinde istenilmiş isede, muteriz Atilla tarafından verilen temyiz dilekçesi Hazinenin temyiz dilekçesi ile birlikte gönderildiği halde zuhulen incelenmemiş olduğundan oybirliğiyle incelenmesine karar verildikten sonra, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Atilla hüküm fıkrasının 2. sırasında yazılı sindigölü mevkii'nde vaki taşınmaza ilişkin hüküm bölümünü temyiz etmektedir. Delil dilekçesi, verilen kesin mehilden sonra verilmiş olduğuna göre mahkemece bu dilekçenin nazara alınmaması doğrudur. Ancak dilekçeden önce mahkemece celbedilmiş olan 1984/78 esas sayılı men'i müdahale davasına ait dosya daha önce celbedilmiş bulunmaktadır. O itibarla bu men'i müdahele davasına ait hükmün kendiliğinden delil olarak gözönünde tutulması gerekir. Her ne kadar mahkemece bu hüküm tartışılmış ve kesin mehile uyulmadığından dolayı davanın reddine karar verilmiş olması kesin hüküm sayılmamış isede, mahkemenin bu görüşü yerinde değildir. zira aynı taşınmaz hakkında davacı Ali tarafından Atilla aleyhine men'i müdahale davası açılmış ancak delillerini ibraz etmek üzere davacıya 10 günlük kesin mehil verilmiş ve bu mehil zarfında deliller bildirilmediğinden davanın reddi yönüne gidilmiştir. Aslında hüküm davanın isbat edilmemiş olması nedeniyle redde ilişkin bulunmaktadır. Böyle bir hüküm diğer koşullar mevcut olduğu takdirde kesin hüküm sayılır. Ayrıca davaya itiraz eden davalı tescili talep edilen bu taşınmaz hakkında tapu kaydı bulunduğunu bildirmiştir. Tescil davalarında bir yerin tapuda kayıtlı olup olmadığının mahkemece kendiliğinden araştırılması gerekir. Her ne kadar mahkemece bu yönde bir araştırma yapılmamış ve tapu kaydı olmadığı tapu dairesince bildirilmiş isede; davaya itiraz eden Atilla'nın bu talebinin de MK.nun 639. maddesinin buyurucu hükmü karşısında incelenmesi ve nizalı yerin tapuda kayıtlı olup olmadığının kesin biçimde belirlenmesi gerekir. Bu itibarla davaya itiraz eden Atilla'dan tapu kaydının tarih numarasının alınması ve tapuya yazı yazılarak kayıt suretinin ilk tesisten itibaren bütün tedavülleri ile birlikte istenmesi bunun nizalı yere uygulanması gerekir. Bu yönler gözönünde tutulmadan muterizin talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı ve muterizin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile hükmün 2. fıkrasında yazılı taşınmaza ilişkin bölümün sadece muteriz yönünden (BOZULMASINA) ve 2500 liranın istek halinde temyiz edene iadesine, 4.10.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.