 |
T.C.
YARGITAY
8. Ceza Dairesi
E: 2001/10465
K: 2000/11626
T: 6.6.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
3713/m.8
765/m.95,179
4616/m.1,2
Muhtelif suçlardan hükümlü Dursun ... un 4616 Sayılı Kanundan kısmen yararlandırılmasına ilişkin İstanbul 5 Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesince verilen 22.1.2001 gün, 2001/27 müt. sayılı kararına vaki itirazın kabulüne dair İstanbul 6 nolu Devlet Güvenlik Mahkemesinin 24.1.2001 gün ve 2001/77 müt. sayılı kararı ve dosyası ile ilgili olarak,
Tüm dosya kapsamına göre TCK.nun 179. maddesi uyarınca tayin olunan 2 yıl 9 ay 10 gün hapis cezasının 4616 Sayılı Kanun kapsamında kaldığı ve TCK.nun 95/2. maddesi uyarınca aynen infazına karar verilen mahkumiyetinin 3713 Sayılı Kanunun 8.maddesine uyan suçla ilgili olmasına, suç ve hüküm tarihleri ile TCK.nun 2/2. maddesi hükmüne göre 4616 Sayılı Kanun kapsamında değerlendirilmesi sonucu aynen infazına karar verilemeyeceği gözetilmeden itiraz üzerine yazılı olduğu şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle CMUK.nun 343. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 22.5.2001 gün ve 17851 sayılı yazılı emirle bozma istemine atfen Yargıtay C.Başsavcılığından 28.5.2001 gün ve YE/77000 sayılı tebliğnamesi ile dairemize tevdi kılınmakla incelendi:
KARAR :
Hükümlü Dursun ... muhtelif cezalarının 4616 Sayılı Yasa kapsamında olup-olmadığı ve ayrıca önceden verilen tecilli cezasının aynen infazı ile ilgili olarak CMUK.nun 402. maddesi gereğince karar istenmesi üzerine, tecilli cezasının aynen infazı ve bu ceza için 4616 Sayılı Yasadan faydalanıp faydalanamayacağı yönünden görüş aykırılıkları oluşmuştur.
Hükümlünün yazılı emre konu mahkumiyeti 3713 Sayılı yasanın 8/1. maddesi gereğince verilen 10 ay hapis ile para cezası ve bu cezanın teciline ilişkindir.
Bu hükümden sonra hükümlünün TCK.nun 95/2. maddesinde belirtilen süre içinde yeniden suç işleyip TCK.nun 179. maddesi gereğince mahkum olduğu dosyadaki mahkeme kararından anlaşılmaktadır. Bu oluş karşısında infaz aşamasında tecilli cezanın aynen infazına karar verilmiş olmasında isabetsizlik bulunmamaktadır.
4616 Sayılı Yasanın uygulanması konusunda; Yazılı emre konu edilen hükümlülük 3713 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile kurulmuş ve 4616 Sayılı Yasanın 1. maddesinin 5. bendinde sayılan istisnalar içinde bulunmamaktadır.
Diğer koşul ise yasanın aynı maddesinin 6. bendinde gösterilen daha önce şartla salıverilme hükümlerinden yararlanmış olup-olmadığı hususudur. Dosyada mevcut
Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 28.9.1991 tarihli şartla salıverilme kararı ile hükümlünün bu hükümden yararlanmış olduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda 4616 Sayılı Yasanın 1. maddesi hükmünden yararlanamıyacağı açıktır.
Hükümlünün yazılı emre konu mahkumiyeti 3713 Sayılı Yasanın 8. maddesinde belirtilen basın yoluyla veya seminer ve toplantılarda yapılan konuşmalarla işlenmiş suça ilişkin olmayıp, yine aynı maddede yazılı olan yasadışı toplantı ve gösteriye katılmak eylemi şeklinde olduğu kararından anlaşılmakla, 4616 Sayılı Yasanın 2. maddesi kapsamına da girmediği görülmekle;
SONUÇ : Hükümlünün 4616 Sayılı Yasanın lehe hükümlerinden faydalanamayacağına ilişkin İstanbul 6. Nolu Devlet Güvenlik mahkemesinin anılan kararında isabetsizlik bulunmadığı, bu kararın kaldırılmasına yönelik Adalet Bakanlığının yazılı emrine atfen Yargıtay C.Başsavcılığınca düzenlenen ihbarnemedeki düşünce yerinde görülmemekle CMUK.nun 343. maddesi gereğince talebin ( REDDİNE ), dosyanın Yargıtay C.Başsavcılığına tevdine, 6.6.2001 gününde oybirliği ile karar verildi.