 |
T.C.
YARGITAY
8. Ceza Dairesi
Esas No : 1996/4452
Karar No : 1996/59
Tarih : 26.03.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Etkili eylem suçundan sanık mehmet Ildırar'ın TCK.nun 456/2,51/1,59. maddesi uyarınca 1 sene 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin, Zonguldak 1. Asliye Ceza Mahkemesince 16.03.1995 gün ve 132 121 sayı ile verilen kararın, sanık müdafili tarafından temyizi üzerine, dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Ceza Dairesince 24.01.1996 gün ve 8256 556 sayı ile;
(Sair itirazlar yerinde değilse de,
64 Sayılı Yasanını /. maddesi uyarınca, yargıcın ölçüt olarak gözetmesi gereken "geçmişteki durumu ve suç işleme hususundaki eğilim leri" değerlendirilmekle yetinecek yerde, " ahlaki eğilimi" gibi kişiliğini incitici deyişleri gerekçeye yansıtmak ve yetki aşımına yol açmak suretiyle gerekçesiz hüküm kurması) isabetsizliğinden bozma kararı verilmiştir.
Yargitay C.Başsavcılığı ise 08.03.1996 gün ve 42383 sayı ile;
(Suhutta bir uyuşmazlık yoktur. Cezanın ertelenmemesi ile ilgili olarak gerekçede sanığın aynı nev'i suçu ileride işlemekten çekineceği yönünde mahkemeye tam bir vicdani kanaat gelmediğinden, cezasının ertelnmesine yer olmadığına" denilmek suretiyle genel bir gerekçe gösterilmiş olup, bu gerekçe yasa koyucunan aradığı göbi yeterlilikte arzetmektedir. Yasadan çıkartılan ahlaki temayülden sözedilmesi, diğer gerekçenin yanında fazlalık olup, hukuki değer taşımaz) açıklamasıyla itiraz etmiştir.
Dosya Yargıtay 1. Başkanliğina gönderilmekle, Ceza Genel kurulunca okundu, gereği konuşulup, düşünüldü:
CEZA GENEL KURULU KARARI
İncelenen dosyaya göre:
Özel Daire ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasında uyuşmazlık, sanığın cezasının ertelenmesine yer olmadığına karar verilirken, gösterilen gerekçenin yasal ve yeterli olup olmadığı ve gerekçede yer alan "ahlaki temayul" kavramının bozma nedeni oluşturup, oluşturmayacağına ilişkindir.
Ayrıntıları 07.06.1976 gün ve 4/3 Sayılı içtihadi Birleştirme Kararı ve uyum gösteren Ceza Genel Kurulu Kararlarında açıklandığı üzere, "Erteleme" doğrudan doğruya, cezanın sanığın kişiliğine uydurulmasını öngören yargısal bir kişiselleştirme kurumudur.
Cezaların ertelenip ertelenmeyeceğı hususundaki takdirin mutlaka yasal olması, sanığın kişiliğine dayanması ve olay ile de uyumlu bulunması gerekir. Esasen, bu hususta gerekçe gösterilmesi zorunluluğundan amaç, 647 sayılı yasanın 6. maddesinde yazılı yasal nedenlere dayandırılmış olma kayıt ve koşulu ile, gerekçede gösterilen nedenlerin hakimin sadece soyut kanaatine göre değil, ölçünün yerinde seçeldiğini doğrulayıp açıklayan dosya içeriğine, sanığın geçmişteki halinin saptanıp, ilerde suç işleme eğilimi taşıyıp taşımadığınını değerlendirilmesine ilişkin takdir hakkının yerinde kullanılıp kullanılmadığının denetlenmesine olanak sağlanmasıdır.
647 Sayılı Yasanını 6. maddesi, "Sanığın geçmişteki hali ile ahlaki temavüllerine göre cezasının ertelenmesi halinde ilerde curum işlemekten çekinmesine hükmolunabilir..." biçiminde iken, 14.12.1988 tarihinde yürürlüğe giren 3506 Sayılı Yasanını 8. maddesi ile, "ahlaki temayül" kavramı yaşa metninden çıkartılmış, "suç işleme hususundaki eğilimin" değerlendirilmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. Maddede, değışiklikten önce ve sonra, suçlar arasında bir ayrım yapılmamıştır.
Yerel Mahkemece T.C.Y. nin 456/2, 51/1, 59. maddeleri uyarınca 1 sene 3 ay hapis cezası ile cezalandırılan sanığın, cezasının ertelnmesine yer olmadığına karar verilerken, "sanığın geçmişteki hali ve ahlaki temayülleri gözönüne alındığında, sanığın ilerde aynı nev'i suçu işlemekten çekineceği yönünde kanaat oluşmadığından" denilmektedir.
Yerel Mahkeme, sanığın geçmişteki hali ve gelecekteki yaşamını sezinleyerek suç işleme hususndaki eğilimlerini değerlendirmekle yetinecek yerde, yasal olmayan bir biçimde, "ahlaki eğilim" kavramını kullanarak ve aynı nev'iden suç işlemeyeceği gibi bir kısıtlayıcı gerekçelerle cezanın ertelenmesine yer olmadığına karar verdiğinden, "ahlaki temayül" kavramının sonuca etkisi olmayan bir fazlalık olarak görülmesi düşünülemez. Gösterilen erteleme gerekçesi yasal ve yeterli değildir.
Bu itibarla Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmelidir.
SONUÇ : Açıkhanan nedenlerle, Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının REDDİNE, 26.08.1996 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.