 |
T.C.
YARGITAY
8. Ceza Dairesi
E. 1996/3543
K. 1996/4512
T. 28.3.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
HACİZ İHBARNAMESİNE KARŞI GERÇEĞE AYKIRI
BEYANDA BULUNMAK
AYNI DAVADA HEM TAZMİNAT HEM
CEZALANDIRMA İSTEMİNDE BULUNMAK
KARAR ÖZETİ: Haciz ihbarnamesine karşı gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu iddia edilen üçüncü şahıs sanık hakkında, İcra Tetkik Merciinde tazminat ve cezalandırma istemiyle açılan davada; İcra Tetkik Mercii Hakimi, hem hukuk hem ceza hakimi sıfatını haiz bulunduğundan, öncelikle cezalandırma istemi incelenmeli neticesine göre karar verilmelidir.
(2004 s. İİK. m. 89/4, 33811)
İİK.nun 89. maddesine muhalefet nedeniyle gerçeğe aykırı beyanda bulunmaktan cezalandırılması ve tazminattan sorumlu tutulması istenen sanık Hasan'ın yapılan yargılanması sonunda; davanın reddine dair, (Kayseri İcra Ceza Mahkemesi)'nden verilen 10.8.1995 gün ve 231 esas, 818 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi şikayetçi vekili tarafından istenilmiş olduğundan; dava evraki C. Başsavcılığı'ndan tebliğname ile 13.6.1996 günü Daireye gönderilmekle incelenip, gereği düşünüldü:
Haciz ihbarnamesine karşı gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu iddia edilen üçüncü şahıs sanık hakkında, İcra Tetkik Merciinde İİK.nun 89/4 ve 338/1. maddeleri uyarınca hem tazminat, hem de cezalandırma istemiyle açılan davada, Hukuk Genel Kurulu'nun 11.3.1972 gün, 1970/496-162 esas ve karar sayılı kararında da belirtildiği gibi; İcra Tetkik Mercii Hakimi, davanın niteliğine göre, hem hukuk ve hem de ceza hakimi sıfatına haiz bulunduğuna ve mahkeme sıfatının tayininde öncelikle cezalandırma isteğinin gözönünde tutulması gerekmesine göre davanın bu yönü ile incelenerek neticesine göre karar verilmesi yerinde yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, şikayetçi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepden dolayı istem gibi (BOZULMASINA), 28.3.1996 gününde oybirliği ile karar verildi.