Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
7. Hukuk Dairesi
E: 2004/557
K: 2004/1585
T: 27.4.2004

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


DAVA : Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşılmakla, dosya incelendi, dosyadaki belgeler okundu, tetkik hakiminin açıklamaları dinlendi, gereği görüşüldü:
KARAR : Kadastro sırasında 113 ada 28 parsel sayılı 21200 m2 yüzölçümündeki taşınmaz emlak vergi beyanına, miras hakkına, paylaşmaya ve zilyetliğe dayanılarak davalıların miras bırakanı Rasim Bülbül adına tesbit edilmiştir. Davacı Hazine taşınmazın orman kadastro çalışmaları sırasında orman tahdit dışına çıkarılmışsa da, öncesi orman sayılan yerlerden bulunduğunu ileri sürerek, orman niteliği ile hazine adına tescili için dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine, taşınmazın tesbit gibi davalı Rasim Bülbül adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Kadastro sırasında dava konusu taşınmaz tutunağında belirtilen hukuksal nedenlere dayanılarak davalı taraf adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğunu öne sürerek dava açmıştır. Mahkemece dava konusu taşınmazın orman sayılan yerlerden olmadığı, tespit gününde adına tescile karar verilen zilyet davalı taraf yararına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi hükmünde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçe gösterilerek hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma, uygulama hüküm vermeye yeterli değildir. Kural olarak orman sınırlandırmasına tabi tutulan yerlerde bir yerin orman olup olmadığı orman sınırlandırma harita ve tutanağının yerine yöntemine uygun şekilde uygulanması yoluyla belirlenir. Aksi halde aynı doğrultudaki araştırmanın 6831 sayılı Orman Kanununun 1. maddesi hükmü uyarınca yapılacağı tartışmasızdır. Dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede orman sınırlandırması ve orman sınırları dışına çıkarma ile ilgili yönetimsel işlemlerin birlikte yapıldığı dosya içeriği ile belirlenmiştir. Ne varki, mahkemece yalnız orman sınırlandırmasına ilişkin harita yerine uygulanmıştır. Kaldı ki, bu haritanın uygulaması da yöntemine uygun değildir. O halde sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede ilk kez orman sınırlandırması ve orman sınırları dışına çıkarma ile ilgili yönetimsel işlemlerin hangi günde yapıldığı, kesinleşip kesinleşmediği Orman İdaresinden sorulup saptanmalı, kesinleşmiş ise orman sınırlandırması ve orman sınırları dışına çıkarma ile ilgili yönetimsel işlemlerin dayanağı mazbata ve eki haritalar kesinleşme günlerini gösterecek şekilde Orman İdaresinden getirtilmeli, bundan sonra yöreyi iyi bilen elverdiğince yaşlı, yansız, yerel bilirkişi, tapu fen memuru ve uzman ormancı bilirkişi hazır olduğu halde dava konusu taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, orman sınırlandırma ve orman sınırları dışına çıkarma ile ilgili yönetimsel işlemlerin dayanağı harita ve mazbatalar yerel bilirkişi yardımı, uzman bilirkişi eliyle yerine uygulanmalı, uygulamada kadastro paftasının ölçeği ile orman sınırlandırması ve orman sınırları dışına çıkarma ile ilgili yönetimsel işlemlerin dayanağı haritaların ölçekleri eşitlenmeli, çakıştırılarak yerine uygulanmalı, uygulamada haritalarda tarif edilen belli poligon ve röper noktalar ile arz üzerindeki doğal yada yapay sınır yerlerinden yararlanılmalı, uzman bilirkişiden keşfi izlemeye, bilirkişi sözlerini denetlemeye imkan verecek şekilde ayrıntılı, gerekçeli rapor alınmalı, dava konusu taşınmazın bölgede ilk kez yapılan orman sınırlandırma harita ve tutanağının kapsamında kalıp kalmadığı, 6831 sayılı Orman Kanununun 1744 sayılı kanunla değişik 2 ve aynı yasanın 2896, 3302 ve 3373 sayılı kanunlarla değişik 2/B maddesi hükmü gereğince orman sınırları dışına çıkarılıp çıkarılmadığı duraksamaya meydan vermeyecek şekilde belirlenmeli, dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede orman sınırlandırması yada orman sınırları dışına çıkarma işlemleri yapılmamış veya yapılıp da tespit gününden önce kesinleşmemiş ise aynı doğrultudaki araştırma 6831 sayılı Orman Kanununun 1. maddesi hükmü uyarınca yapılacağı gözönünde tutulmalı, dava konusu taşınmazın fiziksel yapısı mahkemece görülüp gözlenmeli, gözlem tutanağa geçirilmeli, komşu taşınmazlarla toprak mukayesesi yapılmalı, taşınmazın meyil durumu, fiziksel yapısı ayrıntılı biçimde incelenmeli, uzman bilirkişiden keşfi izlemeye, bilirkişi sözlerini denetlemeye ve mahkemenin gözlemini yansıtmaya elverişli ayrıntılı, gerekçeli rapor alınmalı dava konusu taşınmaza dıştan komşu taşınmazların tespit tutanakları içerikleri ve dayanağı belgelerle yerel bilirkişi sözleri ile ve uzman bilirkişilerinin haritalı raporları denetlenmeli, dava konusu taşınmazın orman sayılan yerlerden olmadığı sonucuna varıldığı takdirde tesbite dayanak yapılan emlak vergi beyan kaydı yerel bilirkişi yardımı, uzman bilirkişi eliyle yerine uygulanmalı, bu nitelikteki kayıtlarda sınır tarif edilmediğinden uygulamada köy ve mevkii adından yararlanılmalı, kaydın yüzölçümü ve oluştuğu gün dikkate alınmalı, miktar fazlası bulunduğu takdirde emlak beyan kaydının oluştuğu gün ile kadastro tesbitinin yapıldığı gün arasında geçen sürenin iktisap sağlayan süreye ulaşıp ulaşmadığı incelenmeli, dava konusu taşınmazın çevresindeki komşu taşınmazların tümünün kişi adına tesbit edilip edilmediği, tesbitlerin kesinleşip kesinleşmediği çekişmeli taşınmazın sınırlarının tümünün yada bir bölümünün açık kalıp kalmadığı incelenmeli, zilyetliğe ilişkin toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek tespit gününde davalı taraf yararına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14/son maddesi hükmünde öngörülen zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece böylesine bir araştırma ve soruşturma yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz,
SONUÇ : Davacı hazinenin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 27.4.2004 gününde oybirliği ile karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini