Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
7. Hukuk Dairesi
E: 2003/1906
K: 2003/2695
T: 2.10.2003

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


  • KADASTRO TESBÝTÝNE ÝTÝRAZ
  • DAVACIDAN; DAVA ETTÝÐÝ TAÞINMAZ BÖLÜMLERÝ AÇIKLANMALI
  • TAÞINMAZ MALÝKLERÝNÝN DAVAYA KATILMALARININ SAÐLANMASI (TARAF TEÞKÝLÝ)
İçtihat Özeti: Davacýdan hangi taþýnmaz bölümlerinin dava edildiði sorulmalý, sonra dava edilen taþýnmazlarýn tüm maliklerinin davaya katýlmasý saðlanmalý, açýklama ve uygulama yapýlmalý; iddia ve savunmalarý dinlenmelidir.
Tüm eksiklikler tamamlanmadan yazýlý þekilde hüküm kurulmasý doðru deðildir.
(1086 s. HUMK. iti. 38)
(3402 s. Kadastro K. m. 28/2, 29, 30/2)
Kadastro tespitine dayalý olarak oluþan tapu kaydýnýn iptali istemiyle açýlan davada mahkemece verilen kararýn incelenmesi davacýlar vekili tarafýndan istenilmekle temyiz isteðinin süresinde olduðu anlaþýlmakla dosya incelendi. Dosyadaki belgeler okundu. Gereði görüþüldü;
Kadastro sýrasýnda 33, 34 parsel sayýlý 9205 m2 ve 4811 m2 yüzölçü-mündeki taþýnmazlar Asliye Hukuk Mahkemesinde davalý olduðundan bahisle malik hanesi boþ olarak tespit edilmiþtir. Davacýlar Yusuf ve Ali'nin kazandýrýcý zamanaþýmý zilyetliðine dayanarak hazine ve diðer davalýlar aleyhine açtýklarý tescil davasý sonucunda mahkemece 33 parselin fen bilirkiþisi Osman'ýn 4.11.1998 tarihli rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen kesimin 1000 m2 lik bölümünün Ali, 4733,44 m2 lik bölümünün Hüseyin mirasçýlarý adýna, (B) harfi ile gösterilen 2000 m2 lik kesimin Ali adýna, (C) harfi ile gösterilen 2000 m2 lik krokide (A) harfi ile gösterilen 1000 m2 kesiminin dudu, (B)
harfi
ile gösterilen 3983,36 m
2
lik kesiminin Huriye ve müşterekleri
adına tesciline dair verilen karar Yargıtay 16. Hukuk
Dairesince onanarak kesinleşmiştir. Davacı Osman tapu kaydına
dayanarak 34 parselin 300 m
2
lik 33 parselin 50 m
2
lik
kesimlerinin adına tescili istemiyle Asliye Hukuk Mahkemesinde
davalılar Dudu ve İbrahim aleyhine tapu iptal tescil davası
açmıştır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne 35 parsel sayılı
taşınmazın yüzölçümünün iptal edilerek fen bilirkişisinin
1.4.2002 tarihli rapor ve krokisinde (T1) ile gösterilen 8,23 m
2
lik
ve (T2) ile gösterilen 4.78 m
2
lik kesimlerin 35 parsele ilave
edilerek yüzölçümünün 4434,23 m
2
olarak düzeltilip davacı
Osman adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm
davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile bilirkişi haritasında
T1 ile gösterilen 8.23 m
2
'lik bölüm ile T2 ile gösterilen 4.78 m
2
'!ik
bölümün davacıya ait 35 parsel sayılı taşınmaza eklenmesine
karar verilmiş isede yapılan yargılama usul hükümlerine aykırı
olduğu gibi kurulan hüküm de infaza elverişli değildir. Davacı 33
ve 34 parsel sayılı taşınmazları dava etmiş isede kadastro
mahkemesinde hazine ile kişiler arasında görülen davada 33 ve 34
parsel sayılı taşınmazların tesbitleri iptal edilerek 33 parsel sayılı
taşınmaz üç ayrı parçaya bölünmüş ve ayrı ayrı parsel sayıları
almış 34 parsel sayılı taşınmaz da iki parçaya bölünmüş ve iki ayrı
parsel sayısı almıştır. Her ne kadar bilirkişi haritasında T1 ve T2
ile gösterilen yerlerin 475 ve 476 parsel sayılı taşınmazlar
içerisinde kaldığı anlaşılmakta isede hüküm yerinde bu
parsellerden söz edilmemiş olduğu gibi davada bu parsellerin tüm
maliklerine yöneltilme-miştir. Davalı olarak sadece Dudu ve
İbrahim gösterilmiştir. Oysa 476 parsel sayılı taşınmazın ibrahim
dışında çok sayıda paydaşının bulunduğu tapu kaydından
anlaşılmaktadır. Usule uygun taraf teşkil edilmeden davaya
bakılamaz ve hüküm kurulamaz. Bu nedenle öncelikle davacıdan
33 ve 34 parsel sayılı taşınmazlardan ayrılan ve yeni parsel sayısı
alan hangi taşınmaz bölümlerinin dava ettiği sorulmalı, bu husus
açıklattırıldıktan sonra dava edilen taşınmazların tüm maliklerinin
davaya katılması sağlanmalı, iddia ve savunmaları dinlenmeli,
kabule görede hüküm kurulurken hangi parsellerin hangi
bölümlerinin iptal edildiği hüküm yerinde açıkça belirtilmeli,
sadece bununla yetinilmeli, davacı parseline eklenmesi
doğrultusunda hüküm kurulmamalıdır. Açıklandığı şekilde usule
uygun taraf teşkil edilmeden ve belirtildiği gibi araştırma ve
uygulama yapılmadan yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması
isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden
kabulü ile hükmün
(BOZULMASINA),
2.10.2003 gününde
oybirliği ile karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini