 |
T.C.
YARGITAY
7. Hukuk Dairesi
E: 2002/4231
K: 2003/44
T:21.1.2003
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- TESBİT GÜNÜNE KADAR 20 YILLIK KAZANDIRICI ZİLYETLİK SÜRESİNİN DOLMAMASI
- KIYI KENAR ÇİZGİSİ KAPSAMINDA KALMA
- TESBİT DIŞI BIRAKILMA
· ÖZET : Kroki de (A) harfi ile gösterilen 747,75 m'.lik bölümün jeolojik bilirkişi aracılığıyla kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığı; aynı krokide (B) harfi ile gösterilen 3321,96 m2.lik bölümün ise öncesinin taşlık ve sazlık halinde olduğu; 1995 yüında DSİ. tarafından set yapılmak suretiyle tarım toprağı haline getirildiği davacı tarafından tesbit gününe kadar 15 yıllık malik sıfatı ile zilyetlik vurgulanmış, zilyet başlangıcı gözönüne alındığında da davacı taraf yararına 20 yıllık kazandırıcı zilyetlik süresinin dolmadığı; mahkemece yapılan keşif; bilirkişi ve tanık anlatımları ile belirlendiğine göre;
1- (A) bölümünün kıyı kenar çizgisinde kaldığından tesbit dışı bırakılmasına;
2- (B) harfi ile gösterilen bölümün ise Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi gerekir.
(3402 s. Kadastro K. m. 14)
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine ile davacı Naci tarafından istenilmekle, temyiz isteminin süresinde olduğu anlaşılmakla dosya incelendi, dosyadaki belgeler okundu, tetkik hakiminin açıklamaları dinlendi. Gereği görüşüldü:
Kadastro sıracında temyiz konusu 112 ada 31 parsel sayılı 4069,71 m2 yüzölçümündek; taşınmaz sazlık niteliği ile davası Hazine adına tesbit edilmiştir. Davacı Naci, Leyia Hicret. Nunifer kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmışlardır. Mahkemece temyiz konusu taşınmaz yönünden davanın kısmen kabulüne. 13.3.2002 tarihi rapor ve krokide A harfi ile gösterilen 747,75 m2'lik kısmın tesbit gibi davalı Hazine adına, aynı krokide B.harfi ile gösterilen 3321,96 m2'lik kısmın davacı Naci, Leyla, Hicret ve Nunifer adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine ile davacı Naci tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece teknik bilirkişi krokisinde A harfi ile gösterilen 747,75 m2'lik bölümün Hazine adına aynı krokide B harfi ile gösterilen 3321,96 m2'lik bölüm üzerinde davacılar yararına tesbit gününe kadar 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi hükmünde öngörülen taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçe gösterilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de mahkemece yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. 28.11.1997 gün 1996/5 esas, 1997/3 karar sayılı kıyı kenar çizgisi konusundaki inançları birleştirme kararına uygun olarak taşınmazın bulunduğu yörede idarece kıyı kenar çizgisi belirtilmediği mahkemece araştırılmış ve buna uygun olarak jeolok bilirkişi aracılığı ile kıyı kenar çizgisi belir lenmiş ve krokide A harfi ile gösterilen 747.75 ma'lik bölümün kıyı kenar çiz gisi içinde kaldığı belirlendiği halde anılan bölümün Hazine adına tesciline karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi aynı krokide B harfi ile göstarilnn 3321,66 m2'lik bölümün öncesinin taşlık ve sazlık halinde olduğu 1995 yılında Devlit Su işleri tarafından sette yapılmak suretiyle tarım toprağı haline getirildiği mahkemece yapılan keşif, uygulama, dinlenen yerol bilirkişi anlatımı, tanık sözleri ve toplanıp değerlendirilen diğer delillerle bölirlenmlştlr. Davacı tanık-lan dahi dava konusu taşınmaz üzerinde davacı tarafın tesblt gününe kadar 15 yıldır zilyet olduğunu vurgulamışlardır. Bu durumda zilyetlik başlangıcı gözönüne alındığında tesbit gününe kadar davacı taraf yararına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesinde öngörülen 20 yıllık sürenin dolmadığının kabulü gerekir. Davacı tanıklarının temyiz konusu bölümün öncesinin davacılara ait olduğunu biliriz biçimindeki sözlerine de anılan yasa hükmü gereğince değer verilemez. Zilyetlik eylemli bir olaydır. Bizzat sürülüp ekildiğinin maddi olaylara dayalı olarak kanıtlanması gerekir. Hal böyle olunca B harfi ile gösterilen bölümün hazine adına tapuya tesciline, A harfi ile gösterilen bölümün kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığının belirlenmiş olmasına göre tesbit dışı bırakılmasına karar verilmesi gerekirken bu konularda yanılgıya düşülerek yazılı biçimde karar verilmesi isabetsiz, bu nedenlerle tarafların yerinde olan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 21.1.2003 gününde oybirliği ile karar verildi.