 |
T.C.
YARGITAY
7. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/2117
Karar No : 1998/3201
Tarih : 10.7.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KADASTRO TESBİTİNE DAYALI TAPUKAYDININ İPTALİ
REVİZYON GÖREN TAPU KAYITLARINA GÖRE DAVACI PAYININ HESABI
KARAR ÖZETİ: Davacı, taşınmazlara uygulanan tapudaki paylarının karşılığının kadastro tesbiti sırasında az yazıldığını, kendisine ait payın davalı adına tesbit edildiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescil davası açmışsa da;
İddianın sürülüş biçimine göre taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının dava konusu taşınmazlara revizyon gören tapu kayıtlarındaki payının belirlenmesi ile çözümlenmesi gerekir. Öyle ise davacıya ait paylar hesap edilmeli; davacıya ait payın noksan yazılıp yazılmadığı, yazılmışsa; davalı adına tesbit edilip edilmediği belirlenerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece davacının kullandığı kesimler esas alınarak pay hesabı yapılması doğru değildir.
(3402 s. Kadastro K.m. 123)
Kadastro tesbitine dayalı olarak oluşan tapu kaydının iptali istemiyle açılan davada mahkemede verilen kararın davalı tarafından süresinde temyiz edildiği anlaşılmakla dosya incelendi. Tetkik hakiminin açıklamaları dinlendi, gereği düşünüldü:
122 ve 124 parsel sayılı 10400 m2. ve 26400 m2. yüzölçümündeki taşınmazlar tapu kaydına, paylaşmaya ve zilyetliğe dayanılmak suretiyle Abdurrahman, Osman ve paydaşları adına tesbit ve tescil edilmiştir. Davacı Abdurrahman davalı Osman ile paylarının ters yazıldığını, tapudaki payların kısmen iptali ile Osman adına kayıtlı payın kendi adına, kendisi adına kayıtlı payın ise Osman adına tapuya tescili istemi ile dava açmıştır. Mahkemece davanın kısmen kabul, kısmen reddine, davacı ve davalıya ait payların iptali ile davacı Abdurrahman'ın payının 671168, davalı Osman'ın payının ise 45/168 olarak tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı Abdurrahman, taşınmazlara uygulanan tapudaki paylarının karşılığının kadastro tesbiti sırasında az yazıldığını, kendisine ait payların paydaşlardan Osman adına tesbit edildiğini ileri sürerek tapu iptal ve tescil davası açmıştır. İddianın sürülüş biçimine göre taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının dava konusu taşınmazlara revizyon gören tapu kayıtlarındaki payının belirlenmesi ile çözümlenecek niteliktedir. O halde; dava konusu taşınmazlara revizyon gören tapu kayıtlarına göre davacının payı ile davalı Osman'a ait pay hesap edilmeli, böylece davacı payı ile davalı payında yanlışlık olup olmadığı, diğer anlatımla, davacıya ait payların noksan yazılıp yazılmadığı, davacıya ait noksan payın davalı Osman adına tesbit edilip edilmediği belirlenmeli, sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece; açıklandığı biçimde araştırma, inceleme ve uygulama yapılarak hüküm kurulması gerekirken taşınmazlarda davacının kullandığı kesimler esas alınarak pay hesabına gidilmesi isabetsiz, davalı tarafın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 10.7.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.