 |
T.C.
Y A R G 1 T A Y
7. Hukuk Dairesi
E. 1991/3692
K. 1993/10474
T. 22.10.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
TAPU KAYDI KAPSAMI
GENİŞLETİLEBİLİR SINIRLAR
ÖZET Tapu kaydı sınırlarında; taşlık, kayalık ve mer'a niteliğinde genişletilebilir taşınmazlar bulunduğu takdirde, dava konusu taşınmaza ilişkin tapu kaydı miktarı ile geçerlidir. Mer 'alar üzerinde sürdürülen zilyedlik hukukça değer taşımaz.
(3402 s. Kadastro K. m. 16, 20)
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin kanuni süresinde olduğu anlaşıldı, tetkik raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında; 271 parsel sayılı, 3600 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydına dayanılarak davalı Hazine adına tesbit edilmiştir. itirazı, kadastro komisyonunca reddedilen davacı Kerem, tapu ve vergi kaydına, zilyedliğe dayanmak suretiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, taşınmazın davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmazın, davalı Hazinenin tutunduğu ve tesbite dayanak yapılan Kasım 1963 günlü tapu kaydının kapsamında olduğu, aynı. zamanda davacı tarafın tutunduğu Haziran 1949 gün 32 sayılı tapu kaydının çekişmeli parseli içine aldığı gerekçe gösterilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, davacı tarafın tutunduğu tapu kaydı dava dışı 188, 189, 190, 191, 192, 193 ve 194 sayılı parsellere revizyon görmüştür. Tapu kaydı tepe ve taşlık sınırları itibariyle genişletilebilir sınırlardandır. Hal böyle olunca kaydın kapsamına değer verilerek belirlenmesi gerekir. Hal böyle olunca, davacı tarafın tutunduğu tapu kaydının çekişmeli parseli içine aldığı kabul edilemez. Öte yandan, Hazinenin tutunduğu ve 4753 sayılı Kanuna göre oluşturulan tapu kaydının çekişmeli parseli içine aldığı keşif ve uygulama ile belirlenmiştir. Haritasında gösterildiği gibi taşınmazın tüm çevresi 269 sayılı mer'a parseli ile çevrilidir. Bu durumda, Hazine adına tapu kaydının oluştuğu .günden önce dava konusu taşınmazın mer'a olduğunun kabulü gerekir. Mer'alar üzerinde sürdürülen zilyedlik hukukça değer taşımaz. Mahkemece bu yönler göz önünde tutularak davanın reddine, taşınmazın Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken, değerlendirmede yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davalı Hazinenin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 22.10.1993 gününde oybirliğiyle karar verildi.