 |
T.C.
YARGITAY
7. Hukuk Dairesi
E: 1989/12851
K: 1990/3815
T: 02.04.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle (...) gereği görüşüldü:
KARAR : Kadastro sırasında 713 parsel sayılı 37.600 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz Aralık 1950 gün ve 104 numaralı tapu kaydına ve tapu dışı satışa dayanılarak Mehmet G. adına tesbit edilmiştir. Hazinenin miktar fazlasına yönelik itirazı komisyonca kabul edilerek, kontrol mühendisi Münir V. tarafından düzenlenen 16.2.1983 günlü krokide (A) harfi ile gösterilen ve tapu kaydı miktar fazlası olan 11.650 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz bu parselden kesilerek Hazine adına tesbit ve tapuya tescliine karar verilmiştir. davacı Mehmet G. komisyonca Hazine adına tesbit ve tapuya tesciline karar verilen ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 11.650 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz hakkında tapu dışı satınalmaya ve zilyetliğe dayanarak ve Hazineyi hasım göstermek suretiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, 713parsel sayılı taşınmazın tümünün davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı tarafın dayandığı mahkemenin vermiş olduğu tescil hükmüne dayalı oluşturulan tapu kaydının yüzölçümü 25.950 metrekaredir. Parsel 37.600 metrekare olarak davacı adına tesbit edilmiş, Hazinenin tapu kaydı miktar fazlasının Hazineye ait olduğu yolundaki itirazı üzerine, komisyonca itiraz kabul edilerek komisyonca düzenlenen 16.2.1983 günlü krokide (A) harfi ile gösterilen 11.650 metrekarelik bölmün Hazine adına tesbit ve tapuya tesciline karar verilmiştir. Davacı bu bölüme yönelik olmak üzere; tapu dışı satınalma ve zilyetliğe dayanarak dava açmıştır. Bu bölümün Devlet ormanı veya orman sayılan yerlerden almadığı, tesbite dayanarak yapılan tapu kaydının kapsamı içinde kaldığı, eski tarım toprağı olduğu, bu bölümün tesbite dayanarak yapılan tapu kaydının kapsamı dışındakaldığı kabul edilse dahi, tesbit gününde bu bölüm üzerinde davacının ekleme suretiyle sürdürdüğü zilyetliğin 20 yılı geçtiği, tapu dışı satın alma günü ile tesbit günü arasında da 10 yıllık zilyetlik süresinin davacı yararına gerçekleştiği, mahkemece yapılan keşif ve uygulama, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık sözleri, teknik ve uzman bilirkişinin gerekçeli raporları, toplanıp doğru olarak değerlendirilen sair delillerle saptanmıştır. Bu nedenlerle; Hazinenin bu bölüme yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak; kadastro hakimi dava konusu taşınmazla sınırlı olarak hükmü kurmakla yükümlüdür. Mahkemenin bu ilkeyi gözardı ederek ve dava dışına çıkılarak taşınmazın tümünün davacı adına tapuya tesciline karar vermesi isabetsiz olduğu gibi; kabule göre dedinlenen uzman bilirkişi taşınmazın komisyon aşamasında düzenlenen krokide (A) harfi ile gösterilen bölüm dışında kalan ve davanın konusu olan bölümün bir kesiminin devlet ormanı olduğunu bildirdiği halde; bu yön üzerinde de durulmadın, taşınmazın komsiyonca düzenlenen krokide (A) harfi ile gösterilen bölüm dışında kalan 25.950 metrekarlik bölümünün de davacı adına tapuya tesciline karar verilmesi isabetsiz, Hazinenin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA 2.4.1990 günüde oy birliği ile karar verildi.