 |
T.C.
YARGITAY
7. Ceza Dairesi
Esas no: 2000/8861
Karar no: 2000/12044
Tarih: 29.9.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- İZİNSİZ ZEYTİN AĞACI KESİLMESİ VEYA SÖKÜLMESİ
Karar Özeti: 1- 3573 sayılı Yasanın 21. maddesine nazaran muhakeme icrasının Sulh Ceza Mahkemelerine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmeli;
Kabul ve uygulamaya göre de:
2- 3573 sayılı Yasanın, 4086 sayılı Yasanın 5. maddesi ile değişik 20. maddesindeki hafif para cezası, nisbi para cezası mahiyetinde olup misli artırmaya tabi tutulamayacağı gibi önödeme kapsamında bulunmadığı da gözetilmeli;
3- Tarım ve Köy işleri Bakanlığından sökümü yapılan zeytin ağaçlarının, zeytinlik sahası içinde kalıp kalmadığı araştırılmalıdır. [3573 s. ZIK. (4086 s. Kanunun 5. maddesi ile değişik) m. 20, 21]
[765 s. TCK (3506 s. Kanun ile değişik) m. 119/son]
3573 sayılı Kanuna muhalefetten sanık, Metin hakkında yapılan duruşma sonunda: Hükümlülüğüne dair (Bornova 1. Asliye Ceza Mahkemesi)nden verilen 10.12.1998 tarihli hükmün Yargıtayca incelenmesi, sanık vekili tarafından süresinde istenilerek dava evrakı Cumhuriyet Başsavcılığının bozma isteyen 30.5.2000 tarihli tebliğnamesiyle daireye verilmekle dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Kabahat nevinden olan suçlara Sulh Ceza Mahkemesinde bakılması gerektiği ve 3573 sayılı Yasanın 21. maddesinde "bu kanunda yazılı suçlardan dolayı muhakeme icrası Sulh Mahkemelerine aittir" amir hükmü bulunduğu nazara alınarak görevsizlik kararı verilmesi gerekirken duruşmaya devamla yargılamanın sonuçlandırılması,
Kabule ve uygulamaya göre de;
2- 3573 sayılı Yasanın 4086 sayılı Yasanın 5. maddesiyle değişik 20. maddesinde "zeytin ağaçlarını izinsiz kesenler veya sökenlerden ağaç başına iki milyon liradan beş milyon liraya kadar hafif para cezası alınacağı" düzenlenmiş olup öngörülen ve kesilen ya da sökülen ağacın miktarına göre belirlenip uygulanan hafif para cezasının nisbi para cezası mahiyetinde bulunduğu cihetle bu tür cezaların 3506 sayılı Yasa hükümleri uyarınca misli artırıma tabi tutulamayacağı TCK.nun 119/son maddesinin açık hükmü gereğince önödeme önerisinde bulunulamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılması ve fazla ceza tayini,
3- Suç tarihinin 28.12.1997 günlü suç tespit tutanağı ve 30.12.1997 günlü suç duyurusundan 28.12.1997 tarihi olduğu gözetilmeden, 1998 yılı olarak kabulü ile yazılı şekilde karar verilmesi,
4- Sokumu yapılan zeytin ağaçlarının 3573 sayılı Yasanın 20. maddesi gereği zeytincilik sahası içinde kalıp kalmadığı Tarım ve Köyişleri Bakanlığından sorularak sonucuna göre suç vasfı ve sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün, kısmen isteme uygun olarak (BOZULMASINA), 29.9.2000 günü oybirliğiyle karar verildi.