 |
T.C.
YARGITAY
7. Ceza Dairesi
Esas no: 1999/1032
Karar no: 1999/2211
T: 11.3.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
1918/m.27
765/m.96
DAVA : 1918 sayılı kanuna muhalefetten sanıklar, Mehmet ... ve arkadaşları haklarında yapılan duruşma sonunda: sanık Mehmet ...in ölümü nedeniyle hakkında açılan kamu davasının TCK.nun 96. maddesi uyarınca ortadan kaldırılmasına, sanıklar Hıdır Remzi ... ve Atilla hakkındaki davanın tefrikine, bir kısım sanıkların beraatlerine, bir kısmının hükümlülüklerine ve zoralıma dair Mersin 1.Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 16.7.1997 tarihli hükmün Yargıtayca incelenmesi, sanıklar Nejdet ..., Şıhlı ..., Ejder vekilleri ve mal sorumlusu Fatma ... vekili ile müdahil idare vekili tarafından süresinde istenilerek, sanık Nejdet ... vekili yönünden duruşmalı inceleme isteğinde bulunulan dava evrakı Cumhuriyet Başsavcılığının kısmen onama, kısmen bozma isteyen 9.2.1999 tarihli tebliğnamesiyle daireye verilmekle dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR :
I-Nihai hüküm niteliğinde bulunmayan tefrik kararının temyizi kabil olmadığından müdahil idare vekilinin sanıklar Hıdır Remzi ... ve Atilla ... yönelik temyiz inceleme isteğinin CMUK.nun 317.maddesi uyarınca REDDİNE,
II-Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere gösterilen gerekçeye göre müdahil idare vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle sanık Mehmet ... hakkındaki hükmün istem gibi ONANMASINA,
III-Sanıklar Nejdet ..., Şıhlı ..., Ejder ... vekilleri ve mal sorumlusu Fatma ... vekili ile müdahil idare vekilinin bu sanıklarla birlikte sanıklar Mehmet Edip ..., Mehmet Metin ..., Kemal ..., Mehmet ..., Ahmet ... ve Mehmet ... yönelik temyizine gelince;
Sanık Nejdet ... vekilinin 19.2.1999 günlü dilekçesi ile duruşma isteğinden vazgeçtiği cihetle incelemenin duruşmasız yapılmasına karar verilerek yapılan incelemede;
Kabule göre nisbi harç doğru hesaplandığından tebliğnamedeki bu hususa değinen düşünceye iştirak edilmemiştir. Sair temyiz itirazalrı yerinde değilse de;
1-İddianamede gösterilmediği halde sanıklar Mehmet Metin ..., Şıhlı ... ve Nejdet ...nın ek savunmaları alınmadan 1918 sayılı yasanın 33/son maddesinin aleyhlerine uygulanması,
2-Tazmini para cezasına hükmolunurken uygulama maddesi olan 1918 sayılı yasanın 27/3 madde fıkrasının karar yerinde gösterilmemesi,
3-Sanık Mehmet Metin ... iddianamede 1959 olarak yazılan doğum tarihinin nüfus kaydına uygun olarak 15.3.1955 olarak düzelt- tirilip gerekçeli karar başlığına da bu şekilde yazılması gerektiğinin düşünülmemesi,
4-Sanıkların yurtdışından yasal olmayan yollardan getirdikleri araçları sahte belgeler düzenleyerek trafiğe tescille yasal hale getirip millileştirerek yurt içinde satmak suretiyle kaçağa sarfettiklerinden bahisle dava açıldığı ve sahte evrak düzenlemek suçundan da evraklarının tefrik edildiği cihetle, suç tarihleri ile her bir aracın zaptedildiği kişi ve olaya katılan sanıkların değişik şahıslar olması nazara alındığında her araç yönüyle sanıkların olaydaki fonksiyonlarına göre ayrı ayrı suç oluşacağı gözetilerek, öncelikle bu araçlarla ilgili olarak evrakta sahtekarlık suçundan açılmış dava varsa buna ilişkin dosya getirtilip anılan araçlarla ilgili trafik tescil dosyalarının mevcut olup olmadığının tesbit edilmesi ve varsa asıllarının dosyaya eklenmesi, yoksa ilgili trafik tescil şube müdürlüklerinden istenilmesi ile araçların tesciline, satışlarına dair belgelerin teker teker belirlenmesi ve her bir sanığın her araç yönüyle olaylardaki fonksiyonlarına ve suça iştiraklerine göre delillerin tartışılması ve birden çok vasıtanın aynı sanık tarafından bu şekilde kaçakçılığının yapıldığı saptandığında bu kadar çok işin önceden anlaşma olmadıkça mümkün olmayacağı da dikkate alınıp maddi manevi dayanışma içinde birlikte hareketle eylemlerinin devamlılık arzedip etmediği gözönünde tutularak her araç bakımından toplu veya teşekkül halinde kaçakçılık suçunun sübuta erip ermediğinin deliller kül halinde değerlendirilip tartışılması ile hasıl olacak sonuca göre sanıkların hukuki durumlarının ayrı ayrı tayin ve takdiri gerekirken eylem tek kabul edilip tüm araçların gümrüklenmiş değeri nazara alınarak yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
5-Dava konusu araçların gümrüklenmiş değerlerinin içtimai sırasında hesap hatası sonucu 119.007.186 lira yerine yazılı şekilde fazla belirlenmesi,
6-Sanıkların suç ortakları olduğu iddia edilip haklarındaki dava tefrik edilen sanıklar Hıdır Remzi ... ve Atilla yakalanıp sorguları yapılarak mahkumiyetlerine karar verilmesi halinde tazmini ağır para cezası, nisbi harç ve nisbi vekalet ücretinden sanıklarla birlikte müteselsilen sorumlu tutulmaları gerektiğinin karar yerinde belirtilmemesi,
7-Tazmini nitelikteki para cezalarının taksitlendirilemiyeceğinin gözetilmemesi,
8-Dava konusu araçların 1918 sayılı yasanın 27/3 madde fıkrası yerine, uygulama olanağı bulunmayan TCK.nun 36.maddesi ile müsaderesine hükmolunması ve teminatla iade edilen araçların müsaderesine, müsadere gerçekleştiğinde teminatın iadesine diğer halde teminatın irad kaydına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
9-Dava konusu araçların plakalarının gerekçeli kararda yanlış gösterilmesi,
10-Sanıkların tazmini para cezasını ödemede aczleri halinde çekmeleri gereken hapis cezalarının, hükmolunan tazmini ağır para cezası sanık adedine bölünüp, hürriyeti bağlayıcı cezaya TCK.nun 59. maddesi uygulandığından bu madde ile de indirim yapılarak bulunacak miktar üzerinden önce gün olarak gösterilmesi, sonra 647 sayılı yasanın 5/10 maddesi uyarınca para cezasından çevrili hapis cezası üç yılı geçemeyeceğinden infazın 3 yıl üzerinden yapılmasına karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
11-Hesap hatası sonucu nisbi ücreti vekaletin eksik tayini,
12-Yargılama giderinin tahsil biçiminin gösterilmemesi,
SONUÇ : Yasaya aykırı, sanıklar Nejdet ..., Şıhlı ..., Ejder ... vekilleri ve mal sorumlusu Fatma ... vekili ile müdahil idare vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün kısmen isteme uygun olarak BOZULMASINA, 11.3.1999 günü oybirliğiyle karar verildi.