 |
T.C.
YARGITAY
7. Ceza Dairesi
E. 1994/446
K. 1994/1691
T. 3.3.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
2813 SAYILI KANUNA AYKIRI DAVRANIŞ
(izinsiz televizyon yayınları yapmak)
KARAR ÖZETİ Anayasanın 133/1. maddesi, 8.7.1993 gün ve 3913 sayılı Yasa ile (Radyo ve Televizyon istasyonları kurmak ve işletmek kanunla düzenlenecek şartlar çerçevesinde serbesttir) şeklinde değiştirilerek yeniden düzenlenmiştir. Ancak, sözü edilen Kanun çıkarılmamış olduğundan 2813 sayılı Telsiz Kanununun 2. maddesine getirilen bütün kamu ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilerin bu kanuna tabi olacağı kuralı halen yürürlüktedir. Bu hukuki durum karşısında TV yayın sorumlusu olan sanığın, ruhsatsız kullandığı kabul edilen cihazların Telsiz Kanununun 13 ve 23/b maddelerinde açıklanan "verici", "verici-alıcı" telsiz ve "telsiz alıcı" yada anılan Kanun kapsamındaki bir başka cihaz olup olmadığı üniversite ilgili bölüm öğretim üyelerinden seçilecek üç kişilik uzman heyete incelettirilerek sonucuna göre suç vasfının ve sanığın hukuki durumunun takdiri gerekir.
İddianamedeki tavsif ve sevk ile sanığın mahkumiyetindeki uygulamaya ve müsadereye göre sanığa ek savunma hakkı verilmelidir.
Emanete alınmayan ve yediemine de teslim edilmeyen verici tesislerin zoralımına karar verilmesi yasaya. aykırıdır.
(28138. Telsiz K. m. 2,9, 11, 13, 23/b)
[2709 s. Anayasa m. 133/1 (3913 s. K.Ia Dğş.)]
Telsiz Kanununa muhalefetten sanık (T.K.) hakkında yapılan duruşma sonunda; hükümlülüğüne, ertelemeye ve müsadereye dair, (Konya Asliye Ceza Mahkemesi)nden verilen 13.4.1993 tarihli hükmün Yargıtay'ca incelenmesi ve sanık vekilleri tarafından süresinde istenilerek, dava evrakı Cumhuriyet Başsavcılığı'nın onama isteyen 10.1.1994 tarihli tebliğnamesiyle Daireye verilmekle; dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşülüp, düşünüldü:
Sanık savunmasında, (Konya'da A.Ş.'nin kurmuş olduğu Tv'nin genel müdürü olduğunu, kuruluş hazırlıklarını yapıp, yeni Özel Tv yasası çıkıncaya kadar deneme yayınları yaptıklarını, herhangi bir resmi makarna müracaat etmediklerini, TRT haricindeki diğer kurumların yaptıkları gibi yasadaki boşluktan yararlanarak deneme yayını sürdürdüklerini, kendisinin yayın sorumlusu olduğunu) bildirmiş ve mahkemece de 2813 sayılı Telsiz Kanununun 32/a-2. maddesine açık aykırılık bulunduğu ve mer'i mevzuatta deneme yayınları için bir ayrıcalık tanınmadığı gerekçesi ile sanığın mahkumiyetine ve verici tesislerin müsaderesine karar verilmiştir.
Anayasanın 133/1. maddesi ile "Radyo ve Televizyon istasyonları, ancak Devlet eli ile kurulur ve idareleri tarafsız bir kamu tüzel kişiliği halinde düzenlenir" şeklinde getirilen hüküm, daha sonra 8.7.1993 gün ve 3913 sayılı Yasa ile değiştirilerek (Radyo ve Televizyon istasyonları kurmak ve işletmek kanunla düzenlenecek şartlar çerçevesinde serbesttir) şeklinde değiştirilerek yeniden düzenlenmiş, ancak bugüne kadar değişiklikte sözü edilen kanun çıkarılmamış ise de;
2813 sayılı Telsiz Kanununun 2. maddesi ile, bütün kamu ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilerin bu kanun hükümlerine tabi olacağı kuralı getirilmiş olup, bu kural halen yürürlüğünü korumaktadır.
2813 sayılı Telsiz Kanununun 9,11, 13. maddeleri uyarınca her ne şekilde olursa olsun telsiz verici-alıcı, telsiz kurma izni, ruhsatname ve kullanma izni, frekans planlama, tahsis ve tescil işlemlerinin bu kanuna tabi olacağı açıkça belirtilmiştir.
1- Hukuki durum bu şekilde olunca da, sanığın ruhsatsız olarak kullandığı kabul edilen cihazların Telsiz Kanununun 13. maddesinde açıklanan "verici" ve "verici-alıcı" telsiz, 23/b maddesinde gösterilen "telsiz alıcı" cihazı ya da aynı Kanun kapsamında bir başka cihaz olup olmadığının, Üniversitelerin konu ile ilgili bölümünden seçilecek öğretim üyelerinden oluşan üç kişilik uzman heyetine incelettirilerek tesbit edildikten sonra sonucuna göre suç vasfının ve sanığın hukuki durumunun takdiri gerekirken,
2- İddianamedeki tavsif ve sevk ile sanığın mahkumiyetindeki uygulamaya ve müsadereye nazaran sanığa ek savunma hakkı verilmeden hüküm tesisi,
3- Emanete alınmayan ve yediemine de teslim edilmeyen verici tesislerin müsaderesine karar verilmesi,
4- Savunmaya nazaran Hz. 1991/1937 sayılı aynı tesislerle ilgili soruşturma sonucunun araştırılmaması,
5- Sanığın TV'deki sıfatı araştırılıp tesbit edilmeden noksan tahkikatla mahkumiyetine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün isteme uygun olarak (BOZULMASINA), 3.3.1994 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.