 |
T.C.
YARGITAY
7. Ceza Dairesi
E. 1993/1026
K. 1993/2597
T. 4.5.1993
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
GÖREVİ İHMAL
KARAR ÖZETİ Habur Gümrük Başmüdürlüğünde kantar memuru olan sanığın araç trafiğinin yoğunluğu nedeniyle tartılacak araçların manifestolarını toplayıp tartı kaşesi bastığı ve kantar defterine işlediği daha sonra araçları kantara aldığında olay konusu aracın tonajının. manifestodan fazla olduğunu gördüğü, fakat manifestoyu masasının üzerinde bulamadığı, kantar defterindeki tartımdan önceki yazıyı da iptal ettiği, bu arada yasal işlem tamamlanmadan aracın gümrük sahasından kaçtığı olayda, manifestoyu kaybetme ve defterdeki yazıyı iptal etme eyleminde ihmal kastının sübut delilleri gösterilip tartışılmadan mahkumiyet kararı verilemez.
(765 s. TCK. m. 230)
Görevi kötüye kullanmaktan sanık Erdoğan hakkında yapılan duruşma sonunda; hükümlülüğüne dair, (Midyat Ağır Ceza Mahkemesi)nden verilen 17.3.1992 tarihli hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanık vekili tarafından süresinde istenilerek, dava evrakı Cumhuriyet Başsavcılığı'nın onama isteyen, 17.12.1992 tarihli tebliğnamesiyle Daireye verilmekle, dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Tayin edilen cezanın nevi ve miktarı itibariyle sanık vekilinin duruşma isteminin reddine,
Habur Gümrük Başmüdürlüğü'nde kantar memuru olarak görevlendirilen, sanık Erdoğan'ın olay günü manifestosuna göre, tonaj fazlası tesbit edilen bir araç hakkında gerekli işlemi yapmamak suretiyle görevini ihmal ettiğinden bahisle hükümlülüğüne karar verilmiştir.
Haklarında dava açılan sanıkların savunmalarında ve tanık anlatımlarından anlaşıldığına göre, Habur Gümrük Kapısı'ndan giriş yapan araçlardan durumundan şüphe edilenler ya da rastgele sondaj suretiyle tonaj kontrolü yapılması gerekli görülen araçlar, Gümrük Müdür Yardımcısı tarafından sürücüsünün pasaportu alıkonularak, tonaj kontrolüne gönderilmektedir ye dava da konu edilen araç da bu şekilde tonaj tesbitine gönderilip, sanık tarafından tonajının tesbiti istenmiştir.
Olay sırasında araç trafiğinin yoğun olması nedeniyle işleri çabukluk sağlamak düşüncesiyle sanık, tartılacak araçların manifestolarını toplayıp, tartı kaşesini bastıktan ve kantar defterine işledikten sonra manifestoları masasının üzerinde bırakıp, araçları sıra ile kantara almış, olaya konu aracın tonajının manifestoda yazılı olandan fazla olduğunu görüp odasına döndüğünde, bu aracın manifestosunu masasının üzerindeki manifestolar arasında bulamayınca, araç sürücüsü tarafından da kantar defterine tonaj fazlalığını yazmaması için baskı altına alınıp, tehdit edildiğini müdür yardımcısına bildirmiştir.
Bunun üzerine araç park yerine çektirilmiş ve gümrük kapısında görevli gümrük muhafaza memurları ile park yerindeki memurlar da haberdar edilmiştir.
Buna rağmen araç daha sonra gümrük sahasından kaçtığından yasal işlem tamamlanamamıştır.
Olayın bu oluşumu içinde, sanık Erdoğan'ın görevi kantara gönderilen araçların tonajının manifestosunda yazılı olana uygun olup, olmadığını tesbit edip, kontrol imkanı sağlamak amacı ile, manifestoya bastığı kaşenin boş bulunan satırına ve kantar defterine işlemektir.
Yasa'da açık tarifi bulunmayan görevi ihmal suçu Yargıtay İçtihatlarına ve doktrine göre "işgal ettiği makam itibarı ile Yasaca belirli bir kamu ödev veya görevini yapmaya memur olan bir kişinin yapmaya zorunlu bulunduğu bir işi yapmaması yahut Yasa ve tüzüklerce yapılmasını öngördüğü biçimde yerine getirilmemesi veya belirli veya uygun süre içerisinde yapılması zorunlu bulunan bir hizmet veya hareketi geciktirmesi süresinde yapmaması" şeklinde tanımlanmaktadır.
Sanık Erdoğan, tonaj fazlalığını tesbit etmiş gerek tonaj fazlalığını, gerekse manifestonun bıraktığı yerden yok edilmesini amiri olan Gümrük Müdür Yardımcısı'na bildirmiştir. Yani görev gereği yapması gerekeni yapmış ve sonuçtan amirlerini haberdar etmiştir.
Olayda, sanığın davranışı yönünden dikkat çekici husus manifestonun kaybına sebebiyet vermesi ve buna bağlı olarak, kantar defterine tartımdan önce yazdığı satırı iptal etmiş olmasıdır. Ne var ki bu sonuçta, yoğun iş hacmi sırasında, sanığın işe sürat kazandırmak düşüncesiyle yaptığı bir uygulama nedeni ile oluşmuştur.
Bu itibarla iş çokluğunun neden olduğu, bu sonucun beşeri bir hatadan ileri gelmeyipte , ihmal kastı ile meydana getirildiğini sübuta erdiren delillerin neler olduğu gösterilip, tartışılmadan yazılı olduğu şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık vekilinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün isteme aykırı olarak (BOZULMASINA), 4.5.1993 günü oybirliği ile karar verildi.