 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 2004/4912
K: 2004/4978
T: 17.6.2004
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- ONALIM DAVASI
- PAYIN İPTALİ VE TESCİL
İçtihat Özeti: Dava konusu taşınmaz için düzenlenen satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedilmiş olmasına, bu sözleşmeye göre bir inşaat faaliyetinin bulunmamasına, kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca kat irtifakı da kurulmadığının anlaşılmasına göre, taraflar arasında eylemli bir bölüşmenin varlığından sözedilemez.
(743 s. MK. m. 659)
(4721 s. TMK. m. 732)
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan onalım davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava onalım hakkı nedeniyle payın iptali ve tescile ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacı vekili, Ü Çengelköy mahallesi 921 ada 2 parselde müvek
kilinin paydaş olduğunu, 30.4.1998 tarihinde davalı Haydar'a yapılan pay
satışı nedeniyle onalım hakkını kullandığını, bu payın iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir. Davaya konu payın 27.11.1998 tarihinde üçüncü kişilere satışı nedeniyle HUMK.nun 186. maddesi uyarınca davasını pay satın alanlara karşı devam ettirmiştir.
Davalılardan Tahsin vekili ile Haydar vekili davacının satıştan önce dava konusu taşınmazla ilgili olarak kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığını, harici taksim nedeniyle şufa hakkının kullanılamayacağını, davanın süresinde açılmadığını, reddini savunmuş, diğer davalılar cevap vermemiş, yargılamaya katılmamışlardır.
- Davalı Haydar üzerinde kayden pay kalmadığından adı geçen aleyhi
ne açılan davanın reddedilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına,
- Diğer davalılar yönünden yapılan temyiz itirazlarına gelince;
Onalım hakkı; paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda payın üçüncü kişiye satışı halinde diğer paydaşlara o payı öncelikle alma hakkını veren yenilik doğuran bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve payın üçüncü kişiye satılması ile kullanılabilir hale gelir. Onalım davasına konu edilen payın ilişkin olduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak bölüşülüp her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin tasarrufundaki yeri ve ona tekabül eden payı üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında o yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda pay satışı şeklinde yapılan işlem nedeniyle onalım hakkını kullanması Medeni Kanunun 2. maddesinde yer alan dürüstlük kuralı ile bağdaşmaz.
Olayımızda; Davacı ve kardeşi ile Turan, Burhan, Selahattin arasında yapılan istanbul 4. Noterliğinin 3.11.1995 tarih, 27428 yevmiye numaralı satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedilmiş olmasına, bu sözleşmeye göre bir inşaat faaliyetinin bulunmamasına, kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca kat irtifakı da kurulmadığının anlaşılmasına göre, taraflar arasında eylemli bir bölüşmenin varlığından sözedilemez. Delillerin buna göre değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle ret kararı verilmesi hatalı olmuştur.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINAve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 17.6.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.