 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
Esas no: 1999/2178
Karar no: 1999/2267
Tarih: 15.3.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KONUT İHTİYACI NEDENİYLE TAHLİYE
ÖZET: 6570 sayılı Kanun kapsamına giren kiralananı iktisap eden kimse dilerse eski malik ile kiracının yaptığı sözleşmeye dayanarak aktın hitamında, isterse 6570 sayılı Kanunun 7/d maddesindeki sürelerden yararlanarak kiracı hakkında ihtiyaç nedeniyle tahliye davası açabilir. Bu iki yoldan hangisi yararına ise onu seçmek yeni malikin hakkıdır.
(6570 s. GKK. m. 7/d)
(818s. BK. m. 248)
(2004 s. İlK. m. 272)
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava konut ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi isteğine ilişkindir. Mahkemece istem gibi karar verilmiş ve hüküm davalı vekili tarafından temyiz olunmuştur.
6570 sayılı Yasa kapsamına giren kiralananı iktisap eden kimse dilerse eski malik ile kiracının yaptığı sözleşmeye dayanarak aktin hitamında isterse 6570 sayılı Yasanın 7/d maddesindeki sürelerden yararlanarak kiracı hakkında ihtiyaç nedeni ile dava açabilir. Bu iki yoldan hangisi yararına ise onu seçmek yeni malikin hakkıdır. Davada 6570 sayılı Yasanın 7/d maddesine dayanılıyorsa yeni malikin dava açabilmesi için iktisaptan itibaren 1 ay içinde kiralananı satın aldığını ihtiyacında kullanacağını kiracıya bildirmesi ve yine iktisaptan itibaren 6 ayın geçmesini beklemesi gerekir. İhtarın iktisaptan itibaren 1 ay içinde kiracıya keşidesi değil tebliği şarttır. Davanın iktisabı izleyen 6 ay geçtikten sonra açılması süreye bağlı değildir. Aktin sonuna kadar dava ikamesi mümkündür. 1 ayın ve 6 ayın hesabında iktisap edilen gününde hesaba dahil edilmesi gerekir. 6 aylık süre dolmadan açılması nedeniyle dava reddedilirse bu süre dolduktan sonra aynı nedenle ikinci dava açılabilir. 1. davanın derdestliği ve kesin hüküm sayılması söz konusu değildir. Ancak iktisabı izleyen 1 ay içinde ihtar tebliğ edilmemişse sonradan bunun giderilmesi mümkün değildir.
Olayımızda: Davacı vekili, davacının kiralananı ihtiyacı nedeniyle 11.11.1997 tarihinde satın aldığını bildirerek, eski malikle yapılan 1.12.1994 başlangıç tarihli akde dayanmak suretiyle davalının tahliyesini istemiştir.
Davalı taraf, davanın süresinde olmadığını ve ihtiyacın samimi olmadığını bildirerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece kiralananın tahliyesine karar verilmiş ise de, yukarıda açıklanan esaslar ışığında; taşınmazı iktisap eden davacı seçimlik hakkını eski malike kiracı arasında yapılan akde dayanmak suretiyle kullanmıştır. Yazılı sözleşmenin başlangıcı 1.12.1994 olup süresi 8 aydır. Bu durumda bitim tarihi 1.8.1995 olup, 6570 sayılı Yasanın 11. maddesine göre her yıllık yenilenmekle son bitim tarihi 1.8.1997'dir. Davacı taraf, davalı kiracıya akdin yenilenmeyeceğine dair iradesini 12.11.1997 keşide ve 15.11.1997 tebliğ tarihli ihtarla bildirmiş olup, bu ihtar 1.8.1997'de biten dönem için süre koruyucu nitelikte değildir. Dava akdin bitimini takip eden 1 ay içerisinde açılması gerekirken, 26.12.1997 tarihinde açılmıştır. Bu nedenle süresinde değildir. İhtarnamenin de süre koruyucu etkisi olmaması nedeniyle davanın süre yönünden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde tahliye kararı verilmesi,
Usul ve yasaya uygun bulunmadığından hükmün bozulması icap etmiştir.
S o n u ç: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün (BOZULMASINA), istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 15.3.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.