 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E : 1999/1469
K : 1999/1917
T : 8.3.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesi isteğine ilişkindir. Mahkemece istem gibi karar verilmiş ve hüküm davalı tarafından temyiz olunmuştur.
B.K. 260.maddesi uyarınca temerrüt sebebine davalı tahliye davasını kiralayanın açması gerekir. Kiralayan durumunda olmayan malik veya kiralananı sonradan iktisap eden kimsenin önceden kiracıya ihbar göndererek malik olduğunu, kira bedellerinin bundan sonra kendisine ödenmesini istemesi bu sonuçsuz kalırsa şartlara haiz temerrüt ihtarı tebliğ ettirmesi ondan sonra dava açması gerekir. Dava hakkına ilişkin bu hususun mahkemece kendiliğinden gözetilmesi icabeder. Kiracıya tebliğ edilen ihtarın yasal şartları taşıması, istenen kira parasının muaccel olması ve bu kira bedelinin en az verilen otuz günlük süre içinde ödenmesi gereken borçlardan olduğundan ona götürülerek elden verilmesi veya masrafı kiracıya ait olmak şartıyla konutta ödemeli olarak gönderilmesi gerekir. Buna uygun olmayan ödemeler yasal değildir. Ancak buna aykırı bir ödeme teamülü taraflar arasında yerleşmişse ona uygun ödemede geçerli sayılır. Kiracı veya kiralayanın temerrüdü bu esaslara göre çözümlenir.
Olayımızda; Davacı vekili, davacı Necla A...'a ait kiralananda bulunan davalının kira bedellerini zamanında ödemediğini bildirerek tahliyesini istemiştir.
Davalı gelmemiş, savunma yapmamış, mahkemece kiralananda tahliyesine karar verilmiştir.
Oysa dosyada bulunan ve takip konusu yapılan yazılı kira sözleşmesi 15.7.1997 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli olup, kiralayan Cemal A... ile davalı Hüseyin a... arasında düzenlenmiştir. Dosyaya konan tapu kaydında ise kiralanan yerin maliki ne davacı Necla A... nede kiralayan Cemal A... olmayıp Mehmet a... isimli şahıstır. Bu durumda davacının kiralananla irtibatı kurulmamakta ve daha hakkı da bulunmamaktadır. Mahkemece öncelikle davacının dava hakkı üzerinde durulup sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde tahliye kararı verilmesi;
Usul ve yasaya uygun bulunmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK'nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine 8.3.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.