 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/8759
Karar No : 1998/8848
Tarih : 26.10.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
İKİ HAKLI İHTAR NEDENİYLE TAHLİYE
DAVA HAKKI
ÖZET : Bir kira yılı içinde yapılmış iki haklı ihtara dayanan tahliye davasının kiralayan tarafından açılması gerekir. Kiralayan öldüğü ve terekesi iştirak halinde bulunduğu takdirde; ihtarların kiralayanın tüm mirasçıları tarafından gönderilmesi ve davanın da gene tüm mirasçılar tarafından açılması zorunludur.
(6570 s. GKK. m. 7/e)
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava iki haklı ihtar nedeniyle kiralananın boşaltılması istemine ilişkindir. Mahkemece istem gibi karar verilmiş, hüküm davalı Ahmet Sezai tarafından temyiz edilmiştir.
Bir kira yılı içinde yapılmış iki haklı ihtara dayanan tahliye davasının kiralayan tarafından açılması gerekir. Kiralayan durumunda olmayan malikin bu davayı açabilmesi için önce kiracıya ihtar tebliğ ettirerek kira bedellerinin kendisine ödenmesini istemesi ondan sonra ihtarları göndermesi gerekir. Dava hakkına ilişkin olan bu hususun mahkemece kendiliğinden nazara alınması icabeder.
Bu davanın 6570 sayılı Yasanın 7/e maddesi ve yerleşmiş içtihatlar uyarınca akdin hitamını izleyen bir ay içinde açılması zorunludur. İhtarlar dava şartı olduğu için süre kasma niteliğine haiz değildir. Süre konusu kamu düzenine ilişkin olması sebebiyle re'sen gözetilmesi gerekir.
İhtarların bir kira yılı içinde muaccel hale gelmiş (istenebilir durumu almış) değişik ayların kirasına ilişkin olarak en az iki defa kiracıya tebliğ edilmesi haklılığı içinde ödemelerin ihtarların tebliğinden önce yapılmaması şarttır. Tebliğden sonra yapılan ödemelerin hukuki değeri yoktur. İhtarlar tebliğ ile hukuki sonuç doğuracağından ödemelerde tebliğ tarihinin esas alınması şarttır. Keşide tarihi sadece muacceliyet bakımından önem taşımaktadır. Zira muaccel olmayan (henüz ödenmesi gerekmeyen) kira parasının istenmesi mümkün değildir.
Süresiz akitlerde ve kira bedelinin senelik ödenmesi gereken hallerde iki haklı ihtar oluşmaz.
OLAYIMIZDA: Dava konusu taşınmaz İsmail Hakkı tarafından 1.1.1990 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli sözleşmeyle davalıya kiraya verilmiştir. 1.1.1997-1.1.1998 kira yılı içerisinde davalıya İsmail Hakkı mirasçısı olarak Hamiyet tarafından 24.2.1997-12.3.1997 tarihli ihtarnameler keşide edilmiş dava ise Nurhan, Orhan, Burhan ve Hamiyet tarafından açılmıştır. Kiralayan İsmail Hakkı'nın öldüğü ve terekesinin iştirak halinde olduğu anlaşılmaktadır. İhtarların kiralayanın tüm mirasçıları tarafından gönderilmesi, davanın da yine tüm mirasçılar tarafından açılması gerekir. Dava hakkına ilişkin olan eksikliğin sonradan diğer mirasçıların davaya muvafakatı alınmak suretiyle giderilmesi mümkün ise de ihtarlardaki eksikliğin sonradan giderilmesi mümkün değildir. kiralayan İsmail Hakkı'nın ölümünden sonra ihtarnamelerin sadece mirasçı Hamiyet tarafından gönderilmiş olması nedeniyle ihtarların haklı olduğu kabul edilemez. Bu nedenle davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı gerekçeyle tahliye kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün (BOZULMASINA), istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 26.10.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.