 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
Esas No :1998/5535
Karar No :1998/5462
Tarih :22.06.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
KARAR
Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava bir parça taşınmaz ortaklığının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davalılar Mustafa T... ve Nail Y... vekili taşınmazın aynen taksiminin mümkün olduğunu belirttiklerine göre bu istek içinde kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesi isteminin de varlığını kabul etmek gerekir. Hal böyle olunca, öncelikle keşif yapılarak 634.sayılı kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilesi isteminin de varlığını kabul etmek gerekir. Hal böyle olunca, öncelikle keşif yapılarak 634.sayılı kat mülkiyeti kanunun 50.maddesi uyarınca binada kat mülkiyetinin kurulup kurulmayacağının araştırılması, şayet bu mümkünse ikinci aşamada aynı yasanın 10.maddesi uyarınca pay ve paydaş adedine göre gerektiğinde ivaz ilavesi de göz önünde tutularak her bir paydaşa veya hisseli kalması konusunda anlaştıkları takdirde anlaşan paydaşlara birer bağımsız bölüm isabet edecek şekilde taksim olanağı bulunup bulunmadığının tesbiti icabeder. Payların denkleştirilmesi gerektiğinde ivaz ilavesi ve gruplama ortaklar anlaşmazlarsa kur'a belirlenmesi sadece muristen kalan taşınmazlar için mümkündür. Yoksa müşterek paydaşların her biri arsa payına karşılık belirli bir bağımsız bölüm almış, onu kullanıyorsa paydaşların diğerinin kullandığı bağımsız bölümde hakkı yoksa ivaz ilavesi, pay denkleştirilmesi kura çekme gerekmez. O bölümün paydaşa verilmesi icab eder. Bundan sonra aynı kanunun 3. Maddesi uyarınca değerle oranlı olarak bağımsız bölümlere arsa payı tahsisi gerekir. Bölümlere arsa payı tahsis edilirken de daha önce gelişi güzel verilen zemindeki arsa payları nazara alınmaz. Bu işlemler için bir hukukçu ve iki teknik elemanın bilirkişi olarak seçilmesinde yarar vardır. Bu aşamadan sonra taksimi isteyen tarafa kat mülkiyeti kanunun 12. Maddesinde sayılan belgeler tamamlattırılır. Ondan sonra arsa payları bu paylara karşılık verilen bağımsız bölüm numaraları ve sahipleri belirtilerek kat mülkiyeti kurulmak suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilir.
OLAYIMIZDA:Ortaklığının giderilmesi istenilen 9613 parsel sayılı 385 m2 yüzölçümündeki taşınmaz paylı olarak taraflara ait bulunmaktadır. Taşınmaz üzerinde 17 adet bağımsız bölüm bulunduğu yapılan keşif neticesi anlaşılmıştır. Yukarıda belirtilen esaslar göz önünde bulundurularak kat mülkiyeti kurulması suretiyle ortaklığın giderilmesinin mümkün olup olmadığının araştırılması gerekir. Bundan zuhul olunarak yazılı şekilde davanın reddi hatalı olmuştur.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. Maddesi uyarınca BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 22.06.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.