 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/443
Karar No :1998/402
Tarih : 26.1.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
TEMERRÜT NEDENİYLE TAHLİYE
SÖZLÜ AKTİN KANITLANMASI
SATIN ALMA İHBARI
KARAR ÖZETİ: Temerrüt sebebine dayak tahliye davasında, davacı yeni malik, savunmaya rağmen sözlü bir kira akdinin bulunduğunu ve temerrüt ihtarından önce satın almayı ihbar ettiğini kanıtlanmalıdır.
(818 s. BK. m. 260)
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına, dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
BK. 260. maddesi uyarınca temerrüt sebebine davalı tahliye davasını kiralayanın açması gerekir. Kiralayan durumunda olmayan malik veya kiralananı sonradan iktisap eden kimsenin önceden kiracıya ihbar göndererek malik olduğunu, kira bedellerinin bundan sonra kendisine ödenmesini istemesi bu sonuçsuz kalırsa şartlara haiz temerrüt ihtarı tebliğ ettirmesi ondan sonra dava açması gerekir. Dava hakkına ilişkin bu hususun mahkemece kendiliğinden gözetilmesi icabeder. Kiracıya tebliğ edilen ihtarın yasal şartları taşıması, istenen kira parasının müeccel olması ve bu kira bedelinin en az verilen otuz günlük süre içinde ödenmemiş olması gerekir. Kira parası götürülüp. kiralayanın ayağında ödenmesi gereken borçlardan olduğundan ona götürülerek elden verilmesi veya masrafı kiracıya ait olmak şartıyla konutta ödemeli olarak gönderilmesi gerekir. Buna uygun olmayan ödemeler yasal değildir. Ancak, buna aykırı bir ödeme teamülü taraflar arasında yerleşmişse ona uygun ödemede geçerli sayılır. Kiracı veya kiralayanın temerrüdü bu esaslara göre çözümlenir.
Olayımızda: Davacı taşınmazı 29.1.1997 tarihinde satın almıştır. 8.8.1997 keşide tarihli ihtarname ile davalı ile aralarında bulunan 1.2.1997 başlangıç tarihli sözlü kira akdine göre ödenmeyen 1997 yılı Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Ağustos ayları kira bedellerinin ödenmesini istemiştir. Davacı tarafından keşide edilen bu ihtar kiralananın davacı tarafından satın alındığını ve kiralananın kendisine ödenmesi gerektiğini ihbar eder niteliktedir.
Davacı iddia ettiği gibi sözlü bir kira akdinin varlığını kanıtlayacak bir delil sunmadığı gibi satın aldıktan sonra kira bedellerinin kendisine ödenmesi gerektiği hususunda bir ihbarda göndermediğini açıklamış, satın aldığını davalının bildiğini belirtmiştir. Davalı gerek cevabı ihtarında gerekse yargılama sırasında davacının taşınmazı satın aldığını bilmediğini savunmuştur.
Davacı taraf savunmaya rağmen sözlü bir kira akdinin bulunduğunu veya daha önce davalıya satın aldığını ihbar ettiğini kanıtlayamadığından olayımızda temerrüt olgusu gerçekleşmemiştir. Mahkemece, davalının cevabı ihtarı ile davacının kiralayan olduğunu kabul ettiği gerekçe gösterilerek tahliye kararı verilmesi hatalı olmuştur.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
Sonuç : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 26.1.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.