 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E. 1998/3273
K. 1998/3332
T. 20.4.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- SÖZLEŞMEYE AYKIRILIK NEDENİYLE TAHLİYE
- ZIMNİ ONAY
- TANIK DİNLENMESİ
KARAR ÖZETİ: Taraflar arasındaki yazılı kira sözleşmesinde; davalının kiralananı, davacının onay ve izni olmadan devir ve ciro edemeyeceği, ortak olamıyacağı
belirtilmiştir. Dosya kapsamına göre, kiralananın kullanma durumunun sözleşmeye uygun olmadığı açıktır. Ancak davalı, davacının bu durumu bildiğini ve zımni onayının olduğunu savunduğuna göre, göstermiş olduğu tanıkları dinlenmelidir. Davalı tanıkları dinlenmeden, savunma hakkı kısıtlanacak şekilde eksik incelemeyle kiralananın tahliyesine karar verilmesi hatalıdır.
(818 s. BK. m. 256)
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, akte aykırılık nedeniyle aktin feshi ve kiralananın tahliyesi istemi-ne ilişkindir. Mahkemece istem gibi karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, kiralananın 20.10.1994 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli yazılı kira sözleşmesiyle davalıya diş hekimi muayenehanesi olarak kiraya verildiğini, sözleşmenin özel şartlarının 2. maddesinde kiralananın devir ve ciro edilemeyeceği ve ortak alınamayacağı hususunun kabul edildiğini davalının kiralananı kurmuş olduğu şirket ortaklarıyla birlikte kullandığı gibi ayrıca kiralananda bölme yapılmak suretiyle bir başka doktorun da muayenehane olarak faaliyet gösterdiğini akte aykırılığın süreli ihtarnameye rağmen giderilmediğini belirterek kiralananın tahliyesini istemiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin ortağı olduğu E Sağlık Hizmetleri Limited Şirketinin 3.2.1995'te kurulduğunu, akit yapılırken davacıya kiralananda şirketin faaliyet göstereceğinin bildirildiğini, daha sonra defalarca mecura gelen davacının durumu bildiğini sözleşmede yer alan 2. maddenin zımnen ilga olduğunu, davacının zımni muvafakati bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Taraflar arasındaki 20.10.1994 başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesinde, davalının kiralananı diş hekimliği muayenehanesi olarak kullanacağı açıkca belirtilmiş, sözleşmenin özel şartlar bölümünün 2. maddesinde de kiralayanın izni ve muvafakati olmaksızın kiralananın devir ve ciro edilemeyeceği ve kiracının yanına ortak alamayacağı kabul edilmiştir. Kiralananda yapılan 15.5.1997 tarihli tesbitte kiralananda davalı kiracıdan başka üç kişinin daha doktor olarak faaliyet gösterdiği, vergi levhasının E.... Diş Sağlığı Merkezi Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi adına olduğu, salonun bölme ile ayrılarak Doktor Abdullah tarafından muayenehane olarak kullanıldığı saptanmıştır. Bu kullanma durumunun akte uygun olmadığı ortadadır. Ancak davalı, davacının bu durumu bildiğini, zımnen muvafakati bulunduğunu savunduğuna ve bu konudaki savunmaya ilişkin tanık gösterdiğine, duruşma günü hazır olduğunun anlaşılmasına göre, davalı tanıklarının dinlenilmesi gerekirken, davanın mahiyeti itibariyle davalı tanıklarının dinlenilmesine yer olmadığı düşüncesiyle savunma hakkını kısıtlayacak şekilde eksik inceleme ile kiralananın tahliyesine karar verilmesi hatalı olmuştur.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 20.4.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.