 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/1674
Karar No : 1998/1662
Tarih : 03.03.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı Tahliye davasına dair karar Davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava konut ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece istem gibi karar verilmiş ve hüküm davalı vekili tarafından temyiz olunmuştur.
6570 sayılı yasanın 7/b-c-ç maddelerine dayanan tahliye davasının anılan yasa maddeleriyle İc.İf.K.272. maddesinin kıyasen uygulanması ve yerleşmiş içtihatlar uyarınca kira akdinin hitamını takip eden bir ay içinde açılması gerekir. Daha önce veya bir aylık dava açma süresi içinde tahliye iradesi kiracıya bildirilmişse bu irade açıklaması süreyi koruyacağından bu bildirimi takip eden dönemin sonuna kdar dava açma hakkı saklı tutulmuş sayılır. Bu gibi durumalrda aktin başlangıcı olan ayın kirasının ihtirazı kayıtlı alınıp alınmaması önemli değildir. Bu cihet kamu düzenine ilişkin olduğu için davalı tarafça ileri sürülme şartı aranmaksızın mahkemece kendiliğinden nazara alınması gerekir.
Davanın süresinde açılıp açılmadığının tesbiti için öncelikle aktin başının, süresinin böylece sona eriş tarihinin bilinmesi icabeder. Davacının bu tarihleri bildirmesi gerekir. DAvalı karşı çıkarsa bu cihetin bir hadise olarak çözümlenmesi, bu konuda tanık dahil taraf delillerinin toplanması gerekir.
Sözleşmede tahliye isteği halinde belirli bir süre önce kiracıya bu isteğin ihbar edilmesi şart koşulmuşsa ona uyulmak gerekir. Bu ihbarın yazılı yapılması öngörülmemişse sözlü yapılmasıda mümkündür. Ancak davacının bunu ispat etmesi icabeder.
Olayda, taraflar arasındaki 1.11.1988 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli sözleşmenin özel şartlarında taraflardan birinin akdin feshi için iki ay önceden haber vermesi gerektiği belirtilmiştir. Davacı bu haberi vermenin sözlü şekilde yapılabileceği, o şekilde yapıldığı hakkında bir iddia getirmemiş, aksine 26.9.1996 tarihli ihtarnamesiyle haber verme yapıldığını açıklamıştır. Bu tarih itibariyle bu ihtar aktin bitiş tarihinden önce 2 ay öncesini kapsamamaktadır. Akit yenilenmiştir. Bu nedenle açılan dava süresinde olmadığından davanın süreden reddi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde tahliye kararı verilmesi hatalı olmuştur.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 3.3.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.