 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/1487
Karar No : 1998/1466
Tarih : 26.02.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı Tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava inşaat nedeniyle tahliye isteğine ilişkindir. Mahkemece tahliyeye karar verilmiş karar davalı tarafça temyiz edilmiştir.
6570 sayılı yasanın 7/b-c-ç maddelerine dayanan tahliye davasının anılan yasa maddeleriyle İcra İflas Kanununun 272. maddesinin kıyasen uygulanması ve yerleşmiş İçtihatlar uyrınca kira akdinin hitamını takip eden bir ay içinde açılması gerekir. Daha önce veya bir aylık dava açma süresi içinde tahliye iradesi kiracıya bildirilmişse bu irade açıklması sureyi koruyacağından bu bildirimi takip eden dönemin sonuna kadar dava açma hakkı saklı tutulmuş sayılır. Bu gibi durumlarda akdin başlangıcı olan ayın kirasının ihtirazı kayıtlı alınıp alınmaması önemli değildir. Bu cihet kamu düzenine ilişkin olduğu için davalı tarafça ileri sürülme şartı aranmaksızın mahkemece kendiliğinden nazara alınması gerekir.
Davanın süresinde açılıp açılmadığının tesbiti için öncelikle akdin başının süresinin böylece sona eriş tarihinin bilinmesi icabeder. Davacının bu tarihleri bildirmesi gerekir. Davalı karşı çıkarsa bu cihetin bir hadise olarak çözümlenmesi, bu konuda tanık dahil taraf delillerin toplanması gerekir.
Sözleşmede tahliye isteği halinde belirli bir süre önce kiracıya bu isteğin ihbar edilmesi şart koşulmuşsa ona uyulmak gerekir. Bu ihbarın yazılı yapılması öngörülmemişse sözlü yapılmasıda mümkündür. Ancak davacının bunu ispat etmesi icabeder.
Olayımızda Davacı kiralananın bulunduğu binayı yıkıp yeniden yapacağını ileri sürerek taşınmazın tahliyesini istemişsede taraflar arasındaki kira akdi konusunda beyanda bulunmamış mahkemede bu husus üzerinde durmamıştır. Öncelikle yukarıda belirlenen esaslara göre davacıdan davalı ile aralarında kira akdinin mevcut olup olmadığının sorulması var ise başlangıç tarihi ve süresinin saptanması dava süresinde açılmış ise ondan sonra işin esasının incelenmesi gerekirken bu husus üzerinde durulmadan noksan inceleme ile hüküm kurulması hatalı olmakla hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine 26.2.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.