 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
Esas No : 1998/10281
Karar No : 1998/10450
Tarih : 7.12.1998
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
İKİ HAKLI İHTAR NEDENİYLE TAHLİYE
ÖZET : İki haklı ihtara davalı tahliye davasına konu edilen
ihtarnamelerde BKnun 260. maddesinde yazılı yasal unsurların belirtilmesine gerek yoktur.
(6570 s. GKK. m. 7/e)
(818 s. 8K. m. 260)
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava iki haklı ihtar nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Bir kira yılı içinde yapılmış iki haklı ihtara dayanan tahliye davasının kiralayan tarafından açılması gerekir. Kiralayan durumunda olmayan malikin bu davayı açabilmesi için önce kiracıya ihtar tebliğ ettirerek kira bedellerinin kendisine ödenmesini istemesi ondan sonra ihtarları göndermesi gerekir. Dava hakkına ilişkin olan bu hususun mahkemece kendiliğinden nazara alınması icabeder.
Bu davanın 6570 sayılı Yasanın 7/e maddesi ve yerleşmiş içtihatlar uyarınca akdin hitamını izleyen bir ay içinde açılması zorunludur. İhtarlar dava şartı olduğu için süre kesme niteliğine haiz değildir. Süre konusu kamu düzenine ilişkin olması sebebiyle re'sen gözetilmesi gerekir.
İhtarların bir kira yılı içinde muaccel hale gelmiş (istenebilir durumu almış) değişik ayların kirasına ilişkin olarak en az iki defa kiracıya tebliğ edilmesi haklılığı içinde ödemelerin ihtarların tebliğinden önce yapılmaması şarttır. Tebliğden sonra yapılan ödemelerin hukuki değeri yoktur. İhtarlar tebliğ ile hukuki sonuç doğuracağından ödemelerde tebliğ tarihinin esas alınması şarttır. Keşide tarihi sadece muacceliyet bakımından önem taşımaktadır. Zira muaccel olmayan (henüz ödenmesi gerekmeyen) kira parasının istenmesi mümkün değildir.
Süresiz akitlerde ve kira bedelinin senelik ödenmesi gereken hallerde iki haklı ihtar oluşmaz.
Olayımızda: Taraflar arasındaki kira sözleşmesi 8.3.1997 başlangıç tarihli ve bir yıl sürelidir. Aylık kira 9.000.000.- TL olup her ayın 15'inde peşin olarak ödeneceği kararlaştırılmıştır. Davacı 1997 yılı Kasım ayı kirası için 19.11.1997 tarihinde ve Aralık ayı kirası için 19.12.1997 tarihinde ihtarname keşide edildiğini, ihtara konu aylar kirasının ihtarnamelerin tebliğinden sonra ödendiğini iddia etmekte, davalı ise ödemelerin elden ve zamanında yapıldığını, ihtarnamelerde kira bedellerinin 30 gün içerisinde ödenmemesi durumunda akdin feshedileceğine ilişkin bir tehdit bulunmadığını, davanın reddini savunmuştur. İki haklı ihtar davasına konu edilen ihtarnamelerde Borçlar Kanununun 260. maddesinde yazılı yasal unsurların belirtilmesine gerek yoktur.
Bu husus göz önünde tutulmadan red kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
Sonuç Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün (BOZULMASINA), istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 7.12.1998 tarihinde oybirliği ile karar verildi.