 |
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
Esas No : 1997/9289
Karar No : 1997/9287
Tarih : 10.11.1997
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı Ortaklığın Giderilmesi davasına dair karar Davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava bir parça taşınmaz ortaklığının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkeme satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar vermiş hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Satış yoluyla ortaklığın giderilmesi istenilen taşınmaz üzerinde bina ağaç vesaire gibi muhtesat varsa bunlar M.K. 619. maddesi uyarınca arzın mütemmim cüz-ü sayıldığından arzla birlikte satışına karar verilir. Ancak bunların bir kısım paydaşlara aidiyetine ilişkin tapuda şerh varsa veya bu hususta tüm paydaşlar ittifak ediyorsa o takdirde değerlere göre oran kurulması ve satış parasının bu oran esas alınarak dağıtılması gerekir. Oran kurulurken muhtesatın ve arzın dava tarihi itibariyle ayrı ayrı değeri takdir ettirilir, bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri saptanır, bulunan tüm değer muhtesat bedeline ve arzın kıymetine ayrı ayrı oranlanarak yüzde itibariyle ne kadarının muhtesata ne kadarının arza isabet ettiği belirlenir. Satış bedelinin dağıtımındada bulunan bu yüzde nisbetler sahibine veya payları nisbetinde sahiplerine arza isabet eden kısmında payları oranında tüm paydaşlara verilmesi icap eder.
Muhtesatın arzın paydaşlarına değilde 3. şahsa aidiyetinin anlaşılması halinde bu şahsın muhtesat nedeniyle davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay verme mümkün değildir.
Olayımızda: Ortaklığının giderilmesi istenilen 7 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki binanın davalı Yaşar Aydemir'e ait olduğu keşif esnasında davacı tarafçada kabul edilmiştir. Bu durumda yukarda açıklanan esaslar dahilinde oran kurularak bina bedelinin bu oran dahilinde davalıya, kalan bedelin payları oranında taraflara ödenmesine karar verilmesi gerekirken bundan zuhul olunması hatalı olmuştur.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile H.U.M.K.nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 10.11.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.